Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/2460
Karar No: 2021/5117
Karar Tarihi: 31.03.2021

5607 ve 5809 sayılı Kanunlara muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/2460 Esas 2021/5117 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, bir kişinin 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan hükümlü, diğer suçtan ise beraat ettiğine karar verdi. Gümrük İdaresi'nin temyiz talebi, doğrudan zarar görmemesi nedeniyle reddedildi. Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu'nun temyiz talebi reddedildi ve hüküm onandı. 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçlamasıyla hükümlü kişilerin arama işlemi usulsüz yapıldığı için hükmün bozulmasına karar verildi. Ayrıca, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi, 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan Anayasa Mahkemesi kararı, 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesi, 62. maddesi, ve 5/2. maddesi, CMK'nun 251/1. maddesi, ve CMK'nun 260. maddesi hakkında açıklamalar yapıldı.
7. Ceza Dairesi         2021/2460 E.  ,  2021/5117 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 ve 5809 sayılı Kanunlara muhalefet
    HÜKÜM : 5809 sayılı Yasaya muhalefetten beraat, 5607 sayılı Yasaya muhalefetten hükümlülük, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    1. Katılan Gümrük İdaresi vekilinin 5809 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen beraat kararlarına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Atılı suçtan doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresi"nin kamu davasına katılmasına karar verilmiş olması hükmü temyize hak vermeyeceğinden Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2. Müşteki Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu vekilinin 5809 sayılı Yasaya muhalefet suçundan davaya katılabilecek surette suçtan zarar gördüğünden, CMK"nun 260. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre müşteki vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    3. Katılan Gümrük İdaresi vekilinin 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan verilen mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Tüm dosya kapsamının incelenmesinde yapılan istihbari çalışmalarda Yalçın Tekel bayii isimli işyerine gümrük kaçağı cep telefonu geleceğinin öğrenilmesi üzerine, kolluk görevlilerince adresin etrafında gerekli tedbirler alınarak beklenilmeye başlandığı, saat 09.30 sıralarında MNG kargoya ait aracın Yalçın tekel bayii önünde durduğu ve 1 adet koliyi bırakarak ayrılması üzerine kolinin açılmasıyla içerisinde bulunan kaçak cep telefonları ve bataryaların bulunduğu olayda; sanıklar ve kaçak eşya konusunda mahkemece 5271 sayılı CMK"nun 116-119 maddelerine göre verilmiş usulüne uygun bir arama kararı olmadığı gibi gecikmesinde sakınca olduğu gerekçesiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından da verilmiş bir yazılı arama izni ya da Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması nedeniyle kolluk amirince verilmiş yazılı arama emri de bulunmaması karşısında, hukuka aykırı arama sonucu ele geçen eşyanın yasak delil niteliğinde olduğu, bu eşyanın kaçak olmasının durumu değiştirmeyeceği, sanıkların suça konu eşyaları ticari amaçla bulundurduklarına dair herhangi bir ikrarları da bulunmadığı nazara alındığında Anayasa"nın 38/2, 5271 sayılı CMK"nun 206/2-a, 217/2, 230/1. madde ve fıkralarına göre hukuka aykırı surette elde edilen delillere dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    I) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    II) 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde yapılan değişiklik öncesi anılan maddede öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu gözetilerek;
    Anayasa Mahkemesi"nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 14.01.2021 tarih ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibariyle hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa"nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK"nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    III) Haklarında kısa süreli hapis cezası verilen ve bu hapis cezası ertelenen sanıklar için 5237 sayılı TCK"nun 53/4. maddesi uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi