Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3221
Karar No: 2020/2069
Karar Tarihi: 25.02.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3221 Esas 2020/2069 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, müvekkilinin aracını yağmur suyundan kaynaklanan hasar için sigorta şirketine başvurarak 14.753,71 TL hasar tazminatı aldığını, bunu davalıdan rücuen tahsil etmek için takibe başlattıklarını ancak davalının itiraz ettiğini söyleyerek itirazın iptalini ve devamını, yasal faizleri ile birlikte takibin devamını, icra inkar tazminatı talep etmiştir. Davalı ise, idari yargının görevli olduğunu, söz konusu zararın yağmur suyu nedeniyle meydana geldiğini, yağmur suyu uzaklaştırılması görevinin belediyeye ait olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Yapılan yargılama sonucunda mahkeme, adli yargının görevli olması yönündeki bozma ilamına uyarak davanın reddine karar vermiştir. Ancak, bilirkişi raporu ve diğer deliller karşısında, davalının %100 kusurlu olduğu kabul edilerek itirazın iptaline karar verilmiştir. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu madde 125, Trafik Kanunu madde 85.
17. Hukuk Dairesi         2018/3221 E.  ,  2020/2069 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın sokakta biriken yağmur suları nedeniyle uğradığı hasar için parça tedarikçisine 22/02/2013 tarihinde 8.853,71 TL ve sigortalısına 19/03/2013 tarihinde 5.900,00 TL olmak üzere ödenen toplam 14.753,71 TL hasar tazminatının davalıdan rücuen tahsili için başlatılan takibe davalının itirazının iptalini, ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizleri ile birlikte takibin devamını, %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, idari yargının aksi halde asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu, müvekkili idarenin içme suyu ve kanalizasyon hizmetlerini ifayla mükellef olduğunu, dava konusu zararın ise, yağmur suyuna ilişkin olduğunu, yağmur suyu uzaklaştırılması hizmetiyle ilgili görevin ilgili belediyeye ait olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece adli yargının görevli olduğu yönündeki bozma ilamına uyularak, yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Dosya kapsamında makine mühendisi, inşaat mühendisi ve şehir bölge plancısı bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda ""olay yerinin 1550 sokak olduğu, ana arter konumunda bulunan sokakta bölgenin yağış gözlemlerinden faydalanılarak hesaplanacak debiyi geçirecek bir yağmur suyu toplama sisteminin inşa edilmemiş olması ve birikecek yağmur sularının tahliye edilmemiş olduğu, meydana gelen yağışın doğal afet sayılamayacağı, davalı..."ın yağmursuyu drenajı konusunda kendi kanunları ile görevlendirilmiş olması sebebiyle oluşan hasar konusunda %100 kusurlu olduğu, araçta oluşan hasarın sudan kaynaklandığının"" belirtilmesi, davalı... tarafından mahkemeye verilen müzekkere cevabında ""olayın meydana geldiği 1550 sokakta yağmursuyu drenaj hattı çalışmasının yapılmadığının"" belirtilmesi ve Meteoroloji İl Müdürlüğü"nden verilen müzekkere cevabında olay tarihi olan 12/01/2013 tarihinde yağışın olduğunun belirtilmesi karşısında; davalının yağışa karşı gerekli önlemleri almamış olması sebebiyle, dava dışı sigortalının aracında sokakta biriken yağmur suyundan kaynaklı hasardan sorumlu olduğu ve davacı ... şirketinin zarar görene ödediği bedeli davalı sorumludan rücuen isteyebileceği kabul edilip olayın meydana geldiği yer yağış miktarı gözönüne alınarak sigortalının müterafik kusuru bulunup bulunmadığı da değerlendirilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 25/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi