Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/476
Karar No: 2020/6272
Karar Tarihi: 27.10.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/476 Esas 2020/6272 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/476 E.  ,  2020/6272 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili; 20.01.2010 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı ve yaralamalı kazada müvekkili ..."nin kullandığı kamyonetin pert olacak şekilde hasar gördüğünü, kaza sonucu araçta bulunan ... ve müvekkili ..."nin yaralandığını, bu yaralanma neticesi 20 gün, her gün özel araçla Karayaka kasabasından ... Devlet Hastanesine pansuman için gelip, gitmek mecburiyetinde kaldığını, müvekkili şirketin her iki işçisinin yaralanması neticesi iş yerinde işinin aksamasını önlemek bakımından bu iki elamanın yaptığı işlerinin görülmesi için yerlerine iki eleman bulmak ve onlara da ücret ödemek mecburiyetinde kaldığını, servis aracının pert olması neticesi 20 gün piyasadan kiralık araç kullandığını ve günlük 200,00 TL araç için ödediğini, kaskodan pert olan aracının parasını alması uzun sürmesi ile Yapı Kredi Bankasından 36.500,00 TL kredi kullanarak kaza yapan aracının aynısı olan ... Transit 350 araç aldığını ve bu kaza nedeni ile bankaya faiz ve kredi masrafı ödemek mecburiyetinde kaldığını, ayrıca Tokat Devlet
    Hastanesinden ... sevk edilen dava dışı ..."un bakımı ve hastahaneye özel araçlarla gidiş gelişlerinin parasının ödendiğini belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davacı ... için 5.000,00 TL. manevi, 1.500,00 TL. maddi ve 500,00 TL. iş gücü kaybı için toplam 7.000,00 TL, yine müvekkili ... İlaçlar Day. Tük. Malları Ltd Şti. adına şirket yetkilisi ... için 4.000,00 TL araç kiralama bedeli, 5.000,00 TL Banka masrafı ve faiz, 3.200,00 TL iki işçi çalıştırma ücreti ve Sivas Hastanesi ile ... Devlet Hastanesine yaralıların bakımı ve özel araçlarla sevki için ödenen para olarak toplam 12.200,00 TL."nin olay tarihi olan 30.01.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ... Sigorta A.Ş."nin maddi tazminat taleplerinin poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar ... Sigorta A.Ş. ve ... Toprak San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
    Yapılan yargılama sonucunda yerel mahkemece verilen, davanın reddine dair karar davacılar vekilinin temyiz başvurusu sonucunda Dairemizin 10.11.2016 tarih ve 2014/12992 E., 2016/10343 K. sayılı ilamı ile bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmek suretiyle, tüm dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabul-kısmen reddiyle, davacılar ..."nin manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/01/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ..."ye verilmesine, sair taleplerin ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istkirar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun
    vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
    Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki easaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir. (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK)
    Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyulması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
    Kazanılmış haklar Hukuk Devleti kavramının temelini oluşturan en önemli unsurlardandır. Kazanılmış hakları ortadan kaldırıcı nitelikte sonuçlara yol açan yorumlar Anayasa"nın 2. maddesinde açıklanan “Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir.” hükmüne aykırılık oluşturacağı gibi toplumsal kararlılığı, hukuksal güvenceyi ortadan kaldırır, belirsizlik ortamına neden olur ve kabul edilemez.
    Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, bir çok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnaları bulunmaktadır:
    Mahkemenin bozmaya uymasından sonra yeni bir içtihadı birleştirme kararı (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması karşısında, Yargıtay bozma ilamına uyulmuş olmakla oluşan usuli kazanılmış hak hukukça değer taşımayacaktır.
    Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada, ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan
    bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.
    Eldeki dosyada; Dairemiz bozma ilamının 3 nolu bendinde; davacı ... tarafından ... Plaka sayılı aracın hasar görmesi ve pert olmasına ilişkin tazminat talepleri ispat edilemediğinden reddine karar verildiği ancak; davacı tarafça dosyaya sunulan ve kaza tarihi ile uyumlu trafik kaydına göre, ... Plaka sayılı aracın 26.02.2010 tarihinde pert kaydı ile trafikten çekildiğinin anlaşılmasına göre, alanında uzman bilirkişiden pert olan aynı nitelikteki bir aracın ne kadar sürede alabileceği hususunda görüş almadan ve ikame araç bedelinin ne kadar olduğu hususunda rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken ikame araç bedeline ilişkin talebin yazılı gerekçe ile reddinin doğru görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına ve yerel mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmasına rağmen, bozma sonrası aldırılan hesap raporundaki bu hususlara ilişkin tespit ve değerlendirmeler ile Dairemiz bozma kararında davacı lehine usuli kazanılmış hak teşkil eden bu yön gözetilmeksizin, hatalı gerekçeyle ve usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olarak yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, yerel mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    2- Davalı ... Sigorta AŞ. kazaya karışan 41 HU 886 plakalı aracın ZMM sigortacısı olup, poliçe limiti dahilinde sadece maddi tazminattan sorumlu ve dava dilekçesinde de davalı sigortacının poliçe limiti dahilinde maddi tazminatla sınırlı olduğu belirtilmiş olmasına göre, davalı ... şirketinin diğer davalılarla birlikte manevi tazminat ve manevi tazminata ilişkin yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmuş olması da doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ... Sigorta A.Ş."ye geri verilmesine 27/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi