Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/6591
Karar No: 2020/5801
Karar Tarihi: 19.10.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/6591 Esas 2020/5801 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, kullanılan banka kredisine teminat amacıyla davalı sigorta şirketi tarafından hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini ve sigorta süresi içinde ölümün gerçekleştiğini ancak davalının prim tahsilinden önce vefatın gerçekleştiği gerekçesiyle ödeme yapmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla vefat tazminatı ve kredi borcu oranındaki tutarın ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay ise, dava konusunun hayat sigorta poliçesi gereği tazminat istemi olduğunu ve sigortanın kapsamı ile ilgili belgelerin incelenmesi sonucu vefat tazminatının belirlenmesi gerektiğini kararlaştırmıştır.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu Madde 2, 606, 1258, 1475, Ticaret Kanunu Madde 157 ve 161.
17. Hukuk Dairesi         2019/6591 E.  ,  2020/5801 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davacılar murisi tarafından kullanılan banka kredisine teminat amacıyla davalı tarafından hayat sigorta poliçesi düzenlendiğini, poliçe süresi içinde ölümün gerçekleştiğini, davalının prim tahsilinden önce vefatın gerçekleştiği gerekçesiyle ödeme yapmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 48.000,00 TL. vefat tazminatının ölüm tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte kredi borcu oranındaki tutarının mürtehin bankaya ve bakiye kısmının davacılara ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, mürtehin kaydı bulunan bankanın dava hakkı olduğunu ve davacıların aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, ölümün gerçekleştiği 2013 yılına ait sigorta primi ölüm tarihinden sonra yatırıldığından sözleşmenin geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 48.000,00 TL"nin 20.06.2013 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte
    davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; poliçede mürtehin kaydı bulunan bankaya olan bakiye kredi borcunun davacılar tarafından ödenip kredi borcunun kapatıldığı dikkate alındığında, mürtehin bankanın davaya muvafakatinin aranmayışında bir usulsüzlük bulunmamasına; rizikonun (sigortalının ölümü) gerçekleştiği 18.05.2013 tarihini kapsayan poliçe priminin ödendiği ve zararın teminat kapsamında olduğuna ilişkin mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, hayat sigorta poliçesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar murisinin kullandığı 120 ay vadeli banka kredisini teminat altına almak amacıyla, her yıl yenilenecek biçimde hayat sigorta poliçesi düzenlendiği; poliçeye ait ilk sertifikanın 17.05.2011-26.05.2012 vadeli olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. ... Grup Sigorta Sertifikası başlıklı belgede; bu poliçeyle yalnızca vefat teminatının verildiği; vefat teminat tutarının 48.000,00 TL. olduğu; davalı sigortacı ile dava dışı Vakıfbank arasındaki grup sigorta sözleşmesi özel şartları ve hayat sigortası genel şartları dahilinde sigortalının teminat altına alındığı; sigorta süresi içinde ölümün gerçekleşmesi halinde, ödenecek tazminattan öncelikle poliçede mürtehin kaydı olan bankanın bakiye kredi borcunun ödeneceği ve artan meblağın ise lehtarlara ödeneceği hususlarına yer verildiği; davacılar murisi sigortalının sertifika altında imzasının bulunduğu görülmektedir.
    Sigortalı (davacılar murisi) için düzenlenen ... Grup Sigorta Sertifikasının dayanağı olan, davalı ile dava dışı banka arasında imzalı Grup Sigorta Sözleşmesi incelendiğinde; sözleşmenin 1.maddesinde, sözleşmenin konusunun "bankadan kredi kullanan müşterilerin her tür ölüme karşı kredi tutarları kadar teminatla sigorta edilmeleri" olduğu ifadesine; 2.maddesinde, sigortanın teminatı başlığı altında "kredi alanın vefatı halinde, vefat tarihindeki kredi borcu kadar bedelin ... ve kalanın ölenin mirasçılarına ödeneceği" düzenlemesine yer verildiği görülmektedir.
    Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; davacılar yakını sigortalı için yapılan hayat sigortasının, kullanılan banka kredisini teminat altına almaya yönelik ve sigortalının poliçe süresi içinde ölümü ihtimaline karşı yapılmış bir sigorta olduğu; sigortanın dayanağı olan ... Sigorta Sözleşmesi"nin hükümleri; sigortalı için düzenlenen ilk sertifikanın, kredinin kullanıldığı tarihteki teminat tutarının (17.05.2011- 26.05.2012 dönemi için) kredi borcunun tamamı üzerinden ve 48.000,00 TL. olarak belirlendiği; sigortalının ölümünün ise, 26.05.2012- 26.05.2013 dönemi içerisinde (18.05.2013"te) gerçekleştiği gözetilerek (Dairemizin geri çevirme kararı üzerine, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan belgeler de dikkate alınmak suretiyle), davalının sorumlu olduğu vefat teminat tutarının belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi