Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5859
Karar No: 2020/4431
Karar Tarihi: 07.07.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5859 Esas 2020/4431 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkemenin kararı, bir tazminat davasıyla ilgilidir. Davacı, sigortasız bir motorun kendisine çarpması sonucunda daimi sakatlık yaşadığını ve temerrüt tarihinden itibaren 5.000 TL maddi tazminat talep etmiştir. Davanın birleştirilmesi sonucu manevi tazminat talebi de görülmüş ve 12.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Ancak, diğer birleştirilen bir dava dosyası yönünden hüküm tesis edilmediği için, karar bozulmuştur. HUKM'un 381, 388 ve 389. maddelerinde bahsedilen hüküm tefhimine, nasıl tesis edileceğine ve sonrasında kararın nasıl yazılacağına dair düzenlemeler yapılmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri gereği, hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, uygulanabilir ve çelişkisiz olması gerektiği belirtilmiştir.
17. Hukuk Dairesi         2019/5859 E.  ,  2020/4431 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde birleşen dava davalısı ... ve diğer birleşen dava davacısı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacı vekili, 04.05.2010 tarihinde yaya olan müvekkiline sigortasız motorsikletin çarpması sonucu müvekkilinin daimi sakat kaldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın (sürekli ve geçici iş gücü kaybı nedeniyle) temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; yargılama sırasında aracın sigortasının bulunduğunun anlaşılması üzerine 6100 sayılı HMK"nın 124.maddesi gereğince ... Sigorta A.Ş. taraf değişikliğiyle davalı sıfatı almıştır.
    Birleştirilen Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2015/347 E. sayılı dava dosyasında davacı vekili, 04.05.2010 tarihinde yaya olan müvekkiline davalıların sürücüsü ve işleteni oldukları motorsikletin çarpması sonucu müvekkilinin daimi sakat kaldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Diğer Birleştirilen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2014/1284 E. sayılı dava dosyasında davacı vekili, davalıya yersiz olarak ödenen tazminatın rücuen tahsili için başlatılan Denizli İcra Müdürlüğü"nün 2014/3092 sayılı takip dosyasındaki davalının itirazının iptalini talep ve dava etmiştir.
    Asıl dava davalısı ve birleşen dava davalısı ..., davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davanın ve birleşen davadaki maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine; birleşen davadaki manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 12.000,00 TL"nin olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, birleşen dava davalısı ... ve diğer birleşen dava davacısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminatı ile manevi tazminat istemine; diğer birleşen dava itirazın iptali istemine, ilişkindir.
    HUMK’un 381., 388. ve 389. maddelerinde, hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Aynı Yasa’nın 388. maddesinde; hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
    Somut olayda, diğer birleşen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2014/1284 E. sayılı dava dosyası yönünden verilen birleştirme kararı davacı ... tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce 21.09.2017 tarihinde onanmış, yerel mahkemece, birleştirme kararına yönelik bilgilendirme yapılmasına karşın, kesinleşme beklenmeksizin asıl ve birleşen davalar yönünden karar verilmiştir. Bu durumda diğer birleşen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2014/1284 E. sayılı dava dosyası yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması nedeniyle hükmün bozulması gerekmiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre birleşen dava davalısı ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesine ise şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle diğer birleşen dava davalısı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre birleşen dava davalısı ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden birleşen dava davalısı ... ve diğer birleşen dava davacısı ..."na geri verilmesine 07.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi