17. Hukuk Dairesi 2018/4548 E. , 2020/3149 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 10.03.2020 Salı günü davalı ... vekili Av. ... geldi. Davacı ... diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkili bankanın davalı borçlu ..."ndan alacaklı olduğunu ve bankanın alacaklı olduğu icra dosyasındaki haciz tutanaklarının geçici aciz vesikası hükmünde olduğunu, davalı borçlu ..."nın adına kayıtlı taşınmazı mal kaçırma amacıyla piyasa rayiçlerine uygun olmayan bir bedel ile üçüncü şahıs ..."a devrettiğini, borçlu ile taşınmazı satın alan 3. şahsın ortak olarak inşaat işlerinde taşeronluk yaptıklarını Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/39 Esas sayılı dosyasında verdikleri ifadede beyan ettiklerini, ... ili, ... ilçesi, Kurttepe mahallesi 5805 ada 13 parselde kayıtlı A Blok 8. Kat 18 nolu mesken vasıflı taşınmazın 52.500,00 TL bedelle 03/08/2011 tarih ve 20964 yevmiye nolu
işlem ile ..."a devrine ilişkin tasarrufun İİK 277 ve devamı maddeleri ile BK madde 19. gereğince iptaline, Adana 14. İcra Müdürlüğünün 2016/3802 sayılı icra takibine konu müvekkilinin banka alacağı nedeniyle dava konusu taşınmaz üzerinde müvekkili bankaya cebri icra yapabilme yetkisi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; müvekkili aleyhine açılan söz konusu davanın kanuni hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, dava konusu taşınmazın diğer davalı ... tarafından mal kaçırmak amacı ile müvekkile devredildiği iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin diğer davalı ... ile aynı iş kolunda faaliyet gösterdiği ve ortak olduğu iddiasının da asılsız olduğunu, müvekkilinin yaklaşık 20 yıldır oto galericiliği işi yaptığını, davacı bankanın açıkça kötü niyetli ve zarar vermek kasıtlı hareket ettiğini ve davacı tarafından sunulan Yargıtay kararlarının dava konusu olay ile ilgili hiçbir açıdan uyarlılığı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak satıldığına dair tüm şüphelerden uzak kanaat oluşturacak yeterli delile ulaşılamamış olduğundan davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ... vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve hükmün HMK"nın 353/1-b,2 madde ve fıkrası uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından davacı tarafından açılan davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 5805 Ada 13 parsel A blok 18 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmazın ... tarafından diğer davalı ..."a satışına ilişkin 03/08/2011 tarihli tasarrufun İİK"nın 278 ve devamı maddeleri gereğince iptaline, davacıya, davacının asıl borçlu davalı ... İbişoğlları aleyhine başlattığı Adana 14. İcra Dairesinin 2016/3802 (2012/975 Esi esas) sayılı takip dosyasındaki bakiye alacak ve fer"ileriyle sınırlı olmak üzere, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi. 5805 Ada 13 parsel A blok 18 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmaz üzerinde haciz ve satış isteme yetkisinin tanınmasına, karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı ... vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, davalı ...’in kendi beyanı ile de dava konusu taşınmazı 85.000,00 TL’ye aldığı dikkate alındığında edimler arasında misli fark oluştuğundan usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 9.220,80 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına 03/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi