Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5584
Karar No: 2019/1431
Karar Tarihi: 13.02.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5584 Esas 2019/1431 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/5584 E.  ,  2019/1431 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki yapılan tazminat davası yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı tarafın işleteni ve sürücüsü olduğu araçta yolcu iken gerçekleşen kazada yaralandığını ve malul kaldığını belirterek 70.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davaya karşı beyanda bulunmamıştır.
    Mahkemece, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 3.500,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilin meydana gelen kazada yaralandığını, tedavilerinin uzun ve ağır seyrettiğini, kalçadan diz kapağına kadar 13 adet platin ve diz kapağına 1 adet platin konulduğun, sol el ve küçük parmak arasında anormal aralık oluştuğunu, oturup kalkarken platinlerden dolayı aşırı derecede acı çektiğini, yüz ve baş kısmında kesi ve dikiş izleri bulunduğunu, psikolojik tedavi gördüğünü, sağlık kurul raporları %45 oranlarına ulaşan sürekli sakatlığı mevcut ise de bir kısım maluliyetlerinin de henüz eklenmediğini açıklayıp manevi tazminat talebinde bulunmuş, mahkemece; davacının hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı gerekçesi ile talebin kısmen kabulü ile 3.500,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiştir.
    “Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK"nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup manevi tazminat da bu zarar türleri arasında yer almaktadır.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
    Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi/Şube Müdürlükleri veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli kabul edilmemiştir.
    Eldeki davada, mahkemece davacının hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı kabul edilmiş ve manevi tazminatın takdiri ise bu veriler dikkate alınarak yapılmıştır. Davacıdaki yaralanmanın niteliği ve iyileşme süresi, kaza ile illiyeti, kalıcı sakatlık oluşturup oluşturmadığı, kalıcı sakatlığın oranı gibi unsurlar manevi tazminatın takdirinde önemli yer tutmakta olup mahkemece bu konuda araştırma yapılmadan karar verilmesi isabetli değildir.
    O halde mahkemece, yukarıda verilen hukuksal bilgiler dikkate alınarak Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulu"ndan/Şube Müdürlüklerinden veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarından davacının maluliyeti olup olmadığı, yaralanmasının niteliği, iş güçten kalma ve iyileşme süresinin ve gördüğü tedavilerin tespiti bakımından kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre rapor alınarak sonucuna göre hakkaniyete uygun manevi tazminata karar vermek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.
    Davacı vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik sair temyiz itirazının ise şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi