17. Hukuk Dairesi 2016/5462 E. , 2019/1069 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; 27/08/2006 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde müteveffa ..."nın işleteni ve sürücüsü olduğu ... plakalı motosiklet ile, dava dışı ..."ün sevk ve idaresindeki ...plakalı araç ile çarpışması sonucu ..."nın vefat ettiğini, ... plakalı aracın dava sigorta şirketi nezdinde... poliçesiyle sigortalı bulunduğunu, söz konusu kaza olayında sürücü müteveffanın asli kusurlu bulunduğunu, iş bu kaza nedeniyle Güvence Hesabı tarafından müvekkiline 2013 yılı Nisan ayında 11.451,00.-TL ödendiğini, müvekkilinin müteveffanın ölümü nedeniyle desteğinden yoksun kaldığını belirterek, şimdilik 1.000,00.-TL maddi tazminatın davalı ... şirketinden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... Vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş; karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Somut olayda davaya konu trafik kazası iki taraflı olup dava dilekçesinde desteğin zorunlu trafik sigortacısı olan davalıdan sürücü desteğin kusuru oranında tazminat talep edilmiştir. Mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda destek sürücü %70 oranında, karşı araç sürücüsü %30 oranında kusurlu bulunmuştur. Davacı işbu davadan önce karşı aracın zorunlu trafik sigortacısı bulunmadığından Güvence Hesabı"ndan 11.451,00 TL destek zararı ödemesi almıştır. Mahkemece hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda davacının toplam zararı 22.266,38 TL olarak hesaplanmış olup desteğin %70 oranındaki kusuru düşülüp (22.266,38 TL-15.586,47 TL=6.679,91 TL) davadan önce yapılan ödeme güncellenip (13.892,93 TL) tenzil edildiğinde bakiye zarar kalmamış ve mahkemece bu gerekçeyle dava reddolmuştur. Oysa ki davalı şirket desteğin zorunlu trafik sigortacısı olup desteğin kusuru oranında tazminat talep edildiğinden davalının desteğin %70 oranındaki kusurundan sorumlu tutulması gerekmekte olup, bu durumda %70 kusur oranına göre tazminat hesaplaması yapıldıktan sonra (ki bu miktar 15.586,47 TL"ye denk gelmektedir.) bu miktardan davacının davadan önce aldığı ödeme güncellenip (13.892,93 TL) düşülerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, hesaplamada hata yapan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 06/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.