Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4431
Karar No: 2019/866
Karar Tarihi: 04.02.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/4431 Esas 2019/866 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/4431 E.  ,  2019/866 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili; müvekkillerin müşterek çocukları olan ...’ın kullanmakta olduğu otomobille seyir halinde iken kaza yaptığını ve vefat ettiğini, aracın davalı ... nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkillerinin oğullarının desteğinden yoksun kalması nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili; başvuru sahiplerine müvekkili şirket tarafından ödemeler yapıldığını, müvekkili şirketin başkaca bir sorumluluğunun bulunmadığını belirterek başvurunun reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile başvuru tarihinden sonra ödenmiş bulunan 29.812,37 TL için karar verilmesine yer olmadığına, ödenen tutarın mahsubu ile davacı ... için bakiye kalan 41.191,32 TL, davacı ... için bakiye kalan 43.757,67 TL olmak üzere toplam 84.948,99 TL tazminatın 20.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş.’den alınarak başvuru sahiplerine ödenmesine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itirazın İtiraz Hakem Heyetince reddine dair verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    Destekten yoksun kalma tazminatı Borçlar Kanununun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup "ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir." şeklinde hükme bağlanmıştır. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK"nun 45/II. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Davalı destekten yoksun kalmadan ileri gelen somut zararı gidermek zorundadır. Bu nedenle tazminat hesabından önce zarar tutarını belirlemek gerekir. Bunun yanında amaç zarar görenin malvarlığındaki eksilmeyi giderme olduğuna göre, ölüm nedeniyle desteğini yitirenin elde ettiği çıkarlar varsa, bunların da zarar tutarından indirilmesi gerekir. Aksi halde zarar görenin malvarlığında olaydan önceki duruma göre bir artış meydana gelmiş olur. Buradaki amaç zarar görenin malvarlığını zenginleştirmek değil, desteğini yitiren kişiye ölümden önceki yaşam düzeyini sürdürebilme olanağı tanımaktır.
    Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda müteveffanın (destek) geliri hesaplanırken, mütevefanın vergi beyannamesinde yer alan faaliyet konusu kodundan anlaşıldığı kadarıyla gazete yayım işiyle uğraştığı elde ettiği gelir dikkate alınarak 2013 yılına ait vergi beyannamesine göre yıllık net 28.366,93 TL geliri olduğu değerlendirilerek asgari ücretin 2,94 katı üzerinden tazminat hesabı yapılmış ise de, yukarıdaki açıklamalara uygun olmayan kriterlerle gelir tespit edilmiştir. Oysa bu gibi durumlarda, öncelikle desteğin kaza tarihindeki gelir durumu net olarak tespit edilerek, desteğin kişisel yetenek ve emeğinin çalıştırdığı işyerine katkısı belirlenmeli ve bu miktar üzerinden destekten yoksunluk zararı belirlenmelidir.
    Sigorta Tahkim Komisyonunca yapılması gereken iş, öncelikle desteğin kaza tarihindeki gelirinin net olarak tespit edilmesi ve anılan ve miras yoluyla davacıya geçen işyerinde kazanılan gelirin elde edilmesinde desteğin kişisel katkısının belirlenip bu miktar üzerinden destek zararının hesaplattırılması iken, yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-1111 Sayılı Askerlik Kanununun 2. maddesi; “Askerlik çağı her erkeğin nüfus kayıtlarında yazılı olan yaşına göredir ve yirmi yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününden başlayarak kırk bir yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününde bitmek üzere en çok yirmi bir yıl sürer. Bu süre, Cumhurbaşkanı kararıyla beş yıla kadar uzatılabilir veya kısaltılabilir.” hükmüne amirdir.
    Aktüer hesabında desteğin askerlik süresi/dönemi içerisinde gelir elde edip edemeyeceği gibi hususlar yönünden bir değerlendirme yapılması gerekirken askerlik süresi değerlendirilmeksizin hazırlanan aktüer hesabı da hatalı olup, Tahkim Komisyonunca, desteğin askerlik hizmetini yerine getirip getirmediğinin araştırılması, yerine getirmediğinin tespiti halinde askerlik hizmet süresi içinde gelir elde edemeyeceği gözetilerek bu sürenin hesaplanan tazminattan indirilmesi yönünde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulmak üzere de kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 04/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi