Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/551
Karar No: 2019/181
Karar Tarihi: 15.01.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/551 Esas 2019/181 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/551 E.  ,  2019/181 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacılar vekili, davalıların sürücüsü, maliki ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın yaya murise kusurlu olarak çarpması sonucu murisin vefat ettiğini, murisin müvekkillerinin eşi ve babaları olduğunu, murisin gece bekçisi olup müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını, ayrıca defin masrafları da olduğunu, davalılardan malikin aynı zamanda şoförü olan sürücünün istihdam edeni sıfatıyla da sorumlu olduğunu beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş ... için 2.000,00 TL maddi, ... için 500,00 TL maddi, ... için 500,00 TL maddi ve ... için 1.000,00 TL maddi tazminat ile tüm davacılar için ayrı ayrı 20.000,00’er TL manevi tazminatın (davalı ... sadece maddi tazminattan ve sigorta poliçesi ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla) kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle destek tazminatı taleplerini davacı eş ... için 36.389,85 TL, ... için 4.042,77 TL, ... için 2.118,18 TL ve ... için 1.059,14 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü vekili, murisin birden yola
    fırladığını, şoförün kusuru olmadığını, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... A.Ş. vekili, sorumluluklarının sigorta poliçesi ve sigortalı aracın kusuru ile sınırlı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, murisin birden yola fırladığını, müvekkilinin kusursuz olduğunu, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kısmen kabul ve kısmen reddine, maddi tazminat olarak, davacılardan ... için 36.389,85 TL, ... için 4.042,77 TL ve ... için 2.118,18 TL nin kaza tarihi olan 07/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... sigorta limiti ile sınır sorumlu olmak şartıyla, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara ödenmesine, davacılardan ... için istenilen maddi tazminat talebinin reddine, cenaze ve defin giderinden tazminat olarak takdiren 3.000,00 TL nin, kaza tarihi olan 07/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... sigorta limiti ile sınır sorumlu olmak şartıyla, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara ödenmesine, 4-manevi tazminat olarak davacılardan ... için 20.000,00 TL, ... için 10.000,00 TL ve ... için 15.000,00 TL ve ... için 15.000,00 TL nin kaza tarihi olan 07/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılardan ... haricindekilerden müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara ödenmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın (aşağıdaki 2, 3 ve 4 nolu bentlerde belirtilen hususlar dışında) hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü vekili ve davalı ...
    vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Somut olayda dava dilekçesi içeriğinde destek zararı ve defin gideri zararı olduğundan bahsedilerek fazlaya dair haklar saklı tutularak davacı eş ... için 2.000,00 TL maddi ve destek, davacı evlatlar ... için 500,00 TL maddi ve destek, ... için 500,00 TL maddi ve destek ve ... için 1.000,00 TL maddi ve destek tazminatı talep edilmiş, ıslah dilekçesinde ise destek tazminatı talepleri davacı ... için 36.389,85 TL, ... için 4.042,77 TL, ... için 2.118,18 TL ve ... için 1.059,14 TL’ye yükseltilmiş, mahkemece davacı ... bakımından maddi tazminat talebinin reddine, davacılar ... için 36.389,85 TL, ... için 4.042,77 TL ve ... için 2.118,18 TL destek tazminatı ile tüm davacılar için toplam 3.000,00 TL cenaze ve defin giderine hükmedilmiştir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Bu durumda mahkemece HMK"nın 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi doğrultusunda, dava dilekçesinde talep edilen maddi tazminatın kuruşlandırılarak ne kadarının destek tazminatı, ne kadarının cenaze ve defin giderine ilişkin olduğu davacılar vekiline açıklattırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
    3-Yargıtay yerleşik uygulamalarına göre muhtemel yaşam süreleri belirlenirken Population Masculine Et–Feminine (PMF) yaşam tablosu esas alınmalıdır. Ayrıca, daimi işgöremezlik tazminatı hesaplanırken rapor tanzim tarihine kadar gerçekleşen zararın bilinen veriler nazara alınarak ve iskontoya tabi tutulmadan somut olarak, rapor tanzim tarihinden sonraki zarar da bilinen son gelir nazara alınıp 1/Kn katsayısına göre her yıl %10 oranında artırılmak ve iskonto edilmek suretiyle hesaplanmalıdır.(YHGK., 28.06.1995 tarih, 1994/9-628 Esas, 1995/694 Karar) (YHGK., 28.06.1995 tarih, 1994/9-628 Esas, 1995/694 Karar)
    Mahkemece hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda TRH 2010 yaşam tablosu dikkate alınarak desteğin ve davacıların kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresi belirlenmiş, işleyecek dönem için de %5 oranında artırım ve iskonto uygulanarak hesaplama yapılmıştır. Mahkemece tazminat esaslarına uygun olmayan şekilde hesaplama yapan bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiştir. Eksik inceleme ile
    hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece aynı bilirkişiden yukarıdaki açıklamalar ışığında PMF tablosu ve 1/Kn katsayısına göre hesaplama yapılması için ek rapor aldırılarak sonucuna göre (temyiz eden davalılar lehine oluşan kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla) karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
    4-6098 sayılı TBK m. 53 öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun (muinden mahrum) kalma tazminatı” denir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Buna göre; destekten yoksun kalma tazminatı belirlenirken, zarar görenlerin istifade sürelerinin belirlenmesi önem taşımaktadır.
    Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre; çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde yaşlarının, okuldaki eğitim durumlarının, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşulların ayrı ayrı değerlendirilmesi, yüksek öğrenim yapacak iseler 25 yaşının doldurulmasına kadar; yüksek öğrenim yapmamakta iseler yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.
    Somut olayda davacı evlat ... kaza tarihinde 21 yaşında olup 22 yaşına kadar destek hesabı yapılması gerekirken, hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda adı geçen davacının rapor tarihi itibariyle hala bekar, işsiz ve ailesiyle birlikte yaşıyor olması şeklindeki yerinde olmayan gerekçelerle 26 yaşına kadar destek hesabı yapılması doğru görülmemiştir.
    5-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir
    sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Somut olayda davacılar eşini ve babalarını trafik kazasında kaybettiğinden ayrı ayrı 20.000’er TL’den toplam 80.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, mahkemece davacı eş ... için 20.000,00 TL, davacı evlatlar ... için 10.000,00 TL, ... için 15.000,00 TL, ... için 15.000,00 TL olarak toplam 60.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Murisin %70 oranında kusurlu, davalının %30 oranında kusurlu oluşu, kaza (ölüm) tarihi (07/10/2009), sosyal ekonomik durum gibi hususlar dikkate alındığında hükmedilen manevi tazminatın miktarı tüm davacılar için fazla olup hakkaniyet ve adalete uygun düşmediğinden, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü vekili ve davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3), (4) ve (5) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü ve davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğü ve davalı ..."ya geri verilmesine 15/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi