17. Hukuk Dairesi 2016/7934 E. , 2019/87 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı borçlu ... tüketicisi kredisi nedeniyle hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, mal kaçırma amacı ile dava konusu davalı ..."ya 01 VA 460 plakalı aracını diğer davalı ..."ya dava konusu taşınmaz hissesini devrettiğinden, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., İki evladını evlendirmek için borçlandığını ödeme zamanı geldiği vakit borcunu ödeyemediğini,şeker hastası olduğu için çalışamadığını bu yüzden elindeki traktörü ve tarlasını satma zorunda kaldığını,borçlarından kardeşleri diğer davalıların haberinin olmadığını şekinde savunmada bulunmuştur.
Davalı ..., davacının iddalarının yersiz davalı kardeşi ... dava konusu taşınmazı kötü niyetli olarak iktisap etmediğini, taşınmazın kendisine miras kaldığı halde davalı borçluya karşı icra takibinden aldığını,davalı ..."ın bir başkası adına kredi çektiğini,tamamen iyi niyetli olarak iktisap ettikleri malvarlıklarından dolayı açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ..., davanın mesnedsiz ve yersiz olarak açıldığını, davalı ..."ın iddia edildiği gibi bir borcunun olmadığını, başkası adına iyi niyetli olarak bu krediyi çektiğini, açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece dava konusu satış işleminde alıcı ve satıcının kardeş oldukları, dolayısıyla kardeşlerinin davalının borcunu bilmediğine yönelik iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, muvazaalı olarak işlem olduğu
gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK. 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
İcra İflas Kanunun 283. maddesi gereğince, ""Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını alma yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü sahış üzerindeki kaydın tahsisine olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir.""
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve bozmaya uygun olarak yapılan araştırma sonucu karar verilmiş bulunmasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddine,
2-İİK 277. maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali sonucunda davanın subut bulunması halinde aynı yasanın 283. maddesine göre davacıya haciz yetkisi verilmesi gerekirken infazda güçlük yaratacak şekilde tasarrufların iptaliyle yetinilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanlşlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi dalaletiyle 1086 sayılı HUMK"un 438/7 maddesi gereğince hükmün Düzeltilerek Onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükümdeki 2. fıkranın 1. ve 2. bentlerinden yer alan ""... İptaline"" ibaresinden sonra gelmek üzere ""Davacıya haciz ve satış isteme yetkisi verilmesine"" ibarelerinin yazılması ile hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 14/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.