17. Hukuk Dairesi 2019/663 E. , 2020/8895 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; ... Vergi Dairesi mükellefi olan davalı ... ..."ın 2005, 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ait vergi borçlarının tahsilinin sağlanabilmesi için borçluya ait tapu kayıtları incelendiğinde 20/03/2009 tarihinde bütün gayrimenkullerinin satışını gerçekleştirdiğini, davalı ..."ın borçlarının tahsilinin sağlanabilmesi için adına kayıtlı bulunan ... ili ... ilçesi Numuneevler Mahallesi 214 ada 126 nolu parselde kaim taşınmazları ile 241 ada 15 nolu parselde kaim taşınmazını 20/03/2009 tarihinde davalılara sattığını belirterek yapılan satışların iptalini talep etmiştir.
Davalı ...; taşınmazı kaba inşaat halinde kendi imkanları ile satın aldığını, kaba inşaat sonrasındaki tüm masrafları kendisi yaptığını ve 2009 yılından beride evi kira verdiğini, taşınmanı iyi niyetli olarak satın aldığını davalı ... borç durumunu bilmediğini belirterek haksız ve yersiz olarak açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ...; belirtilen tapu kaydının adına kayıtlı olmadığını, daha önce ... ..."tan satın aldığı 214 ada 126 parsel kezimkat 4 numaralı bağımsız bölümü sattığını belirterek davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı...; dava konusu taşınmazın 2008 yılında yarım inşaat halinde ..."tan satın aldığını, parasınıda ödediğini, kaba inşaattan sonraki kısımları kendi imkanı ile yaptırdığını ve kiraya verdiğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... ... vekili; davanın husumet nedeni ile öncelikle reddine karar verilmesini, davalı ... ... müvekkiline 2009 yılında dava konusu taşınmazı sattığını aradan beş yıl geçtikten sonra bu davanın açıldığını, davanın zaman aşımı nedeni ile reddine, taşınmazın satışında muvazaalı bir işlem bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... vekili; davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığını, iptal dava açma şartlarının yasada belirtilmiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ...; taşınmazı satın alan şahısların taşınmaz satış bedelini 2-3 yıl içinde kısım kısım ödediklerini, davacı idare olan borcunun mal kaçırmaya yönelik olmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davacı vekili tarafından celsede beyan olarak davanın konusuz kaldığı bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği, taraflar arasında anlaşmazlık konusu olan alacağa ilişkin bir talep bulunmadığı gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, ... yönünden; 4. Kişi konumundaki bu davalının tasarrufun iptali için kötü niyetli olduğunun davacı tarafından ispat edilemediği anlaşıldığından bu davalı yönünden dava açılmasının haksız olduğunu, bu nedenle yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğinden bahisle ... vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı ... hakkında vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden yeniden hüküm tesisi ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı ... vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, 4. kişi konumunda olan davalı ...’in kötüniyetinin varlığının ispat edilemememiş olmasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine ve 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 22/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.