17. Hukuk Dairesi 2019/3528 E. , 2020/8864 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, 31.05.2016 tarihli başvuru dilekçesinde, davalı ... şirketine Ferdi Kaza/Hayat Ailem Sigorta güvencesi kapsamında sigortalanan müvekkili ...’ın eşi ve diğer müvekkillerinin babası olan ...’ın yeğeni vasıtası ile ... isimli şahıstan aldırdığı alkolü içtikten hemen sonra komaya girip, 10.04.2014 tarihinde vefat ettiğini, vefatına, satın aldırıp içtiği içkiye metil alkol karıştıran ve bu nedenle hüküm giyen ...’ın sebebiyet verdiğini, şahsın ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/233 Esas sayılı dosyasında yargılanıp 16 sene hapis cezası almak suretiyle mahkum olduğunu, ölümden sonra davalıya tazminat başvurusu yaptıklarında, sigortalı şahsın kaçak alkol alması gerekçesi ile poliçe teminat kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle tazminat taleplerinin reddedildiğini, ölenin aldığı içkinin metil alkol olduğunu bilmediğini, satılan içkinin tamamen metil alkolden hazırlandığı için zehirlenme ve ani ölüm meydana geldiğini, müvekkilinin mürisinin bilgisi dışında hazırlanan bu durum için ölen şahsı sorumlu tutmanın hakkaniyet ve fiili duruma aykırı olduğunu iddia ederek, fazlaya ait alacakları ve manevi tazminattan doğan hakları saklı kalmak kaydıyla 23.625,00 TL vefat tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Daha sonra talebini 50.000,00 TL"ye yükselterek harcı tamamlamıştır.
Davalı vekili, murisin sigorta nezdinde sigortalı olduğunu, 05.06.2013/05.06.2014 dönemine ilişkin olarak (Ailem Ziraat Güvencesinde Sigorta Poliçesi) Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi ile Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları dahilinde sigortalandığını, sigortalının vefatının ihbarı ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, kişinin kendisinin doğrudan bildiği, temin ettiği, satın aldığı, aldırdığı ev yapımı rakı tüketimine bağlı olarak gelişen metil alkol zehirlenmesi sonucu vefat ettiğinin tespit edildiğini, sigorta bedeline yönelik talebin, vefat olayının Ferdi Kaza Sigortası Genel şartları kapsamında olmaması nedeniyle reddedildiğini, ceza mahkemesi kararları ile tespit edilen hususların, sigortalının 10 yıldır kalp hastası olması, 2003 yılında baypas ameliyatı olması, 2013 yılında boyundan şah damarından ameliyat olması, şeker ve tansiyonunun olması, doktorların kendisine sınırlı alkol alması yönünde tavsiyede bulunması, 31.03.2014 günü, eşi eve geldiğinde, 5 litrelik su şişesi içinde tam dolu vaziyette rakı gördüğü, murisin kendisine, bunun rakı olduğunu, ...’tan ucuza aldığını söylediğini dosya içindeki 23.05.2014 tarihli Adli Tıp Raporunda, kanda, 85 mg/ dl metil alkol, uyutucu/ uyuşturucu maddeler kapsamında diazepam, 10 ng/ ml fluoksetine, 21 ng/ml lidocaine, 16 ng/dl metoprolol ilaç etken maddesi, otopsi sırasında alınan örneklerde ise 22 mg/dl metil alkol, yanısıra, uyutucu, uyuşturucu, uyarıcı ilaç miktarına yer verildiğinin anlaşıldığını, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları ile kişinin kaza sonucu vefatı halinde sigorta teminatının verilmekte olduğunu, kazanın ne olduğunun genel şartların 2. maddesinde tanımlandığını, bu anlamda kazanın, ani ve harici bir hadisenin tesiri ile sigortalının iradesi dışında ölmesi veya cismani bir arızaya maruz kalması olduğunu, genel şartların 5’nci maddesinde harici hallerin sayıldığını, sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunması halinin sayıldığını, alkol üretimi ve satışının özel ruhsat ve izne tabi tutulduğunu, yasal olmayan yollarla üretilen ve daha ucuz şekilde üretilen rakı tüketiminin insan sağlığı için son derece tehlikeli ve ölümcül niteliğe sahip olduğu, organ kaybı dahil ölümlere yol açtığı herkes tarafından bilinip idrak edilebilen yalın ve yadsınamaz bir gerçek olduğunu, üstelik bu durumun alkol kullanan ve tüketen kişiler yönünden çok daha yakınen bilinen bir olgu olduğunun da şüphesiz olduğunu, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 4/d maddesi ile de aşikar sarhoşluğun, sigortanın şumulüne giren bir kazanın icap ettirmediği ahvalde uyuşturucu madde kullanmanın, ilaç ve zararlı madde almanın doğurduğu vefat halinin kaza sayılmadığını, Ferdi Kaza Sigortası kapsamında bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesini savunmuştur.
Hakem heyeti 05.08.2016 tarih ve K-2016 /22165 sayılı kararı ile başvuruya konu vefat hadisesinin, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 2. madde hükmü çerçevesinde, sigortalının ani ve harici bir hadisenin tesiriyle iradesi dışında ölmesi olarak yani kaza olarak kabulünün mümkün olmaması, vefat sebebinin zararlı madde alımı olması sebebiyle ve ayrıca sigortalının Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 5/ d maddesine aykırı olarak kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak davranışta bulunmuş olması sebebiyle, başvuruya konu sigorta tazminatı ödemesi talebinin poliçe teminatı dışında olduğunun tespiti nedeniyle başvurunun reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekilinin itiraz hakeme başvurması üzerine, itirazları reddedilmiş bu kez davacılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince talebin esastan reddine karar verilmiş, karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
1-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 19.06.2020 tarih, 2019/4-2019/1 sayılı kararı ile 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi ile kurulan sigorta tahkim komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin bölge adliye mahkemelerinin faaliyete başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra itiraz üzerine verilen kararlarının temyiz kanun yoluna tabi olduğu kararlaştırıldığından, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi"nin 09.05.2019 tarih ve 2017/2690-2019/867 sayılı kararının kaldırılarak davacılar vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi"nin 09.05.2019 tarih ve 2017/2690-2019/867 sayılı kararının KALDIRILMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile İtiraz Hakem Heyeti kararının ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 10,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına 22/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.