17. Hukuk Dairesi 2019/4843 E. , 2020/8365 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 08.12.2020 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacıya ait işyerinin davalı nezdinde sigortalı olduğunu, 14.12.2014 tarihinde işyerinde hırsızlık ve sonrasında yangın rizikosunun gerçekleştiğini, davalının ödeme yapmadığını belirterek, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 22.01.2018 tarihli artırım dilekçesiyle, taleplerini 100.238,64 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, hırsızlık ve sonrasındaki yangın olayının şüpheli olduğunu ve bu nedenle suç duyurusunda bulunduklarını, ceza davası sonucunun beklenmesi gerektiğini, iddia edilen zarar bedelinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 100.238,64 TL"nin dava tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen hükme karşı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından; davacı vekili ve davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin reddine; taraf vekillerinin yargılamada eksiklik bulunduğuna ilişkin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine; davanın kabulü ile 100.238,64 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davaya konu edilen yangın olayının sigorta teminatı kapsamında kaldığına ilişkin kabulde ve yangın rizikosundan kaynaklanan zararın usulünce hesap edildiği uzman bilirkişi heyeti raporunun karara esas alınmış olmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, işyeri sigorta poliçesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, sigortalı işyerinden gerçekleştirilen hırsızlık ve devamında işyerinde çıkartılan yangın nedeniyle tazminat talep etmektedir. İlk derece mahkemesi, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda tazminata karar verildiği; davacı yanın, hırsızlık olayından kaynaklanan zararla ilgili tazminat hesabı yapılmayışını istinaf sebebi yaptığı; İstinaf Mahkemesi tarafından, davacının istinaf sebebi haklı bulunarak incelemeye karar verilip, 24.05.2019 tarihli bilirkişi heyeti raporu alınmak suretiyle karar verildiği görülmektedir. İstinaf Mahkemesi"nin kararına esas kabul ettiği 24.05.2019 tarihli bilirkişi heyeti raporundaki hesaplamalar, davalının olaydan sonra aldığı 28.01.2015 tarihli eksper raporunda tespit edilmiş demirbaş ve emtiaya ilişkin olarak yapılmış olup; eksper raporunda ise, sadece yangın rizikosu nedeniyle oluşan hasarlar bakımından inceleme yapılmıştır.
Davacının yangın dışında, hırsızlık rizikosunun da gerçekleştiğini iddia ettiği; İstinaf Mahkemesi"nin kararına esas aldığı 24.05.2019 tarihli rapor ile bu raporda atıf yapılan eksper raporunda hırsızlık rizikosu bakımından bir değerlendirme ve hesaplama yapılmadığı; davaya konu olaydan sonra düzenlenen olay yeri inceleme tutanağında ve ceza soruşturmasının yürütüldüğü ... Batı CBS"nin 2015/2128 sayılı dosyasında, yangınla birlikte hırsızlık eyleminin de soruşturma konusu olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1409/2. maddesi gereği, gerçekleştiği iddia olunan rizikolardan birinin ya da bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükü sigortacıya ait olup; sigortacı tarafından teminat dışılığın ispat edilemediği durumda, sigortacı poliçedeki rizikonun gerçekleşmesinden doğan gerçek zararı aynı maddenin 1. fıkrası gereği tazminle yükümlüdür. Gerçekleştiği iddia edilen hırsızlık rizikosu bakımından, anılan düzenleme gereği gerekli araştırmanın yapılması gerekir.
İstinaf Mahkemesi"nce, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan araştırmanın yetersiz olduğu kabul edilerek yeniden inceleme yapılmış olmasına rağmen, hırsızlık rizikosu bakımından bu araştırmanın yapılmadığı ve kararda da hırsızlık rizikosu ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmadığı görüldüğünden, hukukun ve taraflar arasındaki sözleşmenin eksik uygulanması nedeniyle, İstinaf Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nun 371/1-a maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına; aynı Kanun"un 373/2. maddesi uyarınca, dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi"ne gönderilmesine; 2.540,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 5.114,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.