Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18441
Karar No: 2019/6157
Karar Tarihi: 15.05.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/18441 Esas 2019/6157 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/18441 E.  ,  2019/6157 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 07.05.2019 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davacının 10.06.2013 tarihinde satın aldığı aracının davalı tarafından kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alındığını, davacının sigorta konusu araçla 13.12.2013 tarihinde yaptığı kaza sonucu aracın pert olmasına rağmen davalının poliçede yer alan eskisi yerine yenisi klozu yükümlülüğünü yerine getirmekten kaçındığını belirterek fazlaya dair tüm hakları saklı kalmak kaydıyla itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili; davalı tarafça tespit edilen hasar bedelinin 22.04.2014 tarihinde icra dosyasına ödendiğini, davacının icra dosyasında talep ettiği miktarın gerçeği yansıtmadığını ve poliçede eskisi yerine yenisi klozu şartları bulunmadığından bu hükmün uygulanamayacağını belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğü ... sayılı icra dosyasına davalı tarafça itiraz edilmesi ile davacının açtığı 386.655,00 TL"lik kısma
    itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile takibin 237.658,81 TL üzerinden takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek olan avans faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına, davacının alacağı likit olmadığından koşulları oluşmayan inkar tazminat talebinin reddine, kanıtlanamayan fazlaya ilişkin istemin reddine, 29/12/2010 tarihinde trafikten çekilen davacıda bulunan sigortalı... plaka sayılı aracın hurdasının davacı tarafından davalıya teslimine, taraflara yüklenen edimlerin aynı anda ifasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, taraflar arasındaki kasko poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Kasko Sigortası Genel Şartlarının 3.3.1.2. maddesine göre, onarım masraflarının, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ya da taşıtın onarım kabul etmez bir hale gelmesi halinde taşıt tam hasara uğramış sayılacaktır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur. Görüldüğü üzere davalı ... meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, hurda bedelinin tazminattan düşülmesi olanaklı değildir. Ancak davalı ..., poliçe limiti dahilinde gerçek zararı karşılamakla yükümlüdür. Sigortalı aracın pert olması halinde, hasarlı aracın kimin uhdesinde bırakılacağı hususunda tercih hakkı sigortalıya aittir.
    TTK.1461. maddesine göre "Sigortacının sorumluluğu sigorta bedeli ile sınırlıdır. Sigorta bedeli, rizikonun gerçekleştiği andaki sigortalı menfaatin değerini aşsa bile, sigortacı uğranılan zarardan fazlasını ödemez. Aynen tazmini öngören yeni değer sigortaları hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz." hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlık aracın perte ayrılması hususu değildir. Davacı ve davalı, aracın pert olduğunu kabul etmekte olup uyuşmazlık olayda "eskisi yerine yenisi" klozunun uygulanıp uygulanmayacağı ve aracın hangi değeri (sıfır km/ikinci el) üzerinden ödeme yapılacağı noktasında toplanmaktadır.
    Davalı ... şirketinin sigorta poliçesi ekini tanzim ederken, davacının aracın ilk tescil maliki olmadığına ve ilk tescil tarihinden itibaren 1 ayın geçtiğine vakıf olarak poliçe ekine böyle bir klozu eklemesine göre sigorta poliçe ekine eklenen “eskisi yerine yenisi” klozunun geçerli olduğunun ve yine kasko poliçelerinde tazminat bedelinin kural olarak aracın hasar tarihi itibari ile rayiç değerine göre belirlenmekle birlikte tarafların rayiç değer esası yerine "yeni değer" esasını kabul etmelerine göre 6102 Sayılı TTK 1461/2 md. gereği davalı ... şirketine poliçe limiti üzerinde yükümlülük yüklenebileceğinin kabulünde bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
    Davacı vekilince, 13.12.2013 tarihli kaza sonucu pert olan davacıya ait araç için aracın sıfır km değerinin tahsili amacıyla 28.03.2014 tarihinde sıfır km araç bedeli 600.000,00 TL (takip tarihindeki Euro kuru değeri üzerinden yaklaşık değer) asıl alacak üzerinden takip başlatılmıştır.
    Davalı ... kendi yaptığı hesaplamaya göre dava konusu aracın kaza tarihindeki ikinci el rayiç değeri 330.000,00 TL"den, aracın sovtaj bedeli 145.900,00 TL düşülmek suretiyle 184.100,00 TL tutarındaki ödemeyi faiz ve ferileri ile birlikte 213.345,00 TL olarak 22.04.2014 tarihinde icra dosyasına ödemiş, kalan tutar 386.655,00 TL üzerinden davacı vekili tarafından itirazın iptali talep edilmiştir.
    Mahkemece, aracın kaza tarihindeki sıfır km değeri konusunda yapılan araştırma, inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda sigortalı aracın sıfır km değeri aracın kasko sigorta bedeli olan 382.000,00 TL"nin aracın satın alındığı 10/06/2013 tarihindeki Euro karşılığı olan 152.161,00 Euro olarak belirlenmiş, buna göre kazanın meydana geldiği 13.12.2013 tarihindeki kur üzerinden TL karşılığının 427.937,60 TL olduğu, davalı sigortacının temerrüt tarihi olarak tespit edilen 21.01.2014 tarihi ile icra takip tarihi olan 28.03.2014 tarihi arasındaki 66 günlük işlemiş faiz ile birlikte talep edebileceği toplam tutarın 437.029,81 TL olduğu ve icra dosyasına ödenen 213.345,00 TL ödemeden yapılan kesintiler sonrası davacıya ödenen 199.371,00 TL"nin mahsubu ile 237.658,81 TL’lık bakiye alacak tutarı üzerinden takibin devam etmesi gerektiği şeklinde görüş bildirilmiştir.
    Söz konusu rapor dava konusu aracın kaza tarihindeki sıfır km satış değeri konusunda denetime elverişli olmayıp Türkiye"de bulunan yetkili veya ithalatçı firmalardan
    herhangi bir piyasa araştırması yapılmaksızın eksik inceleme sonucu düzenlenmiştir.
    O halde, sigorta poliçe ekine eklenen “eskisi yerine yenisi” klozunun geçerli olduğu ve davalı ... şirketinin “yeni değer” üzerinden sorumlu olduğunun kabulüyle, hasara uğrayan sigortalı aracın kazanın gerçekleştiği tarihteki sıfır km değeri konusunda gerekli araştırma yapılarak belirlenecek bu değerin kaza tarihindeki kur üzerinden TL karşılığına göre hesaplama yapılması gerekirken, eksik araştırma sonucu poliçedeki kasko sigorta bedelinin satın alma tarihindeki Euro karşılığını aracın sıfır km değeri olarak belirleyerek bu değerin kaza tarihindeki kur üzerinden TL karşılığını esas alan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine,aşağıda dökümü yazılı 12.145,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi