Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13745
Karar No: 2019/5938
Karar Tarihi: 13.05.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/13745 Esas 2019/5938 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, müvekkillerinin bir trafik kazası sonucunda ölümü nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemişlerdir. Mahkeme, maddi tazminatın sigorta şirketinden, manevi tazminatın ise sadece sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar vermiştir. Ancak Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, takdir edilen manevi tazminat miktarlarının yetersiz olduğuna ve destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasında bir hata yapıldığına karar vermiştir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Kanuna göre desteğin 18 yaşında gelir elde edeceği, 22 yaşında evleneceği, ileriki yıllarda birinci ve ikinci çocuğunu dünyaya getireceği kabul edilmektedir. Ancak destek olay tarihinde dersaneye gidiyor oluşu ve sonraki yıllarda üniversite okuyacağı kabul edilmiş olmasına göre desteğin gelir elde etme yaşının üniversiteden mezun olduktan sonra makul iş bulma süresi sonu kabulüyle farklı bir bilirkişiden yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir
17. Hukuk Dairesi         2016/13745 E.  ,  2019/5938 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, 26.04.2015 tarihinde, müvekkillerinin murisi ... "ın, yolcu olarak bulunduğu davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları aracın tek taraflı kazasında vefat ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı anne ve baba için ayrı ayrı 250,00"er TL maddi tazminatın tüm davalılardan; davacı anne ve baba için ayrı ayrı 40.000,00"er TL, davacı kardeşler için ayrı ayrı 15.000,00"er TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan, kaza tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 02.06.2016 tarihinde maddi talebini davacı anne için 40.230,00 TL"ye, baba için 38.600,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılamaya göre; maddi tazminat davasının kabulü ile davacı anne için 40.230,00 TL ve davacı baba için 38.600,00 TL"nin sigorta şirketinden dava, diğer davalılardan kaza tarihinden; manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile davacı anne ve baba için ayrı ayrı 4.000,00"er TL ve davacı kardeşlar için ayrı ayrı
    1.500,00"er TL"nin sigorta şirketi dışındaki davalılardan, kaza tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm, davacılar vekili ve davalı ...Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle uzman bilirkişice düzenlenen maddi tazminata ilişkin raporun (3 nolu bent dışında) hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki 3 nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava; trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar lehine takdir olunan manevi tazminatların az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminatlara hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Davacılar destek ..."ın vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep etmekte olup, kaza tarihinde destek 19 yaşındadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda destek yaşasaydı, 25 yaşında evleneceği, 27 yaşında ilk, 29 yaşında ikinci çocuğunu dünyaya getireceği kabul edilerek kaza tarihinden destek süresi başlatılmıştır. Dairemiz uygulamalarına göre desteğin 18 yaşında gelir elde edeceği, 22 yaşında evleneceği, ileriki yıllarda birinci ve ikinci çocuğunu dünyaya getireceği kabul edilmektedir. ..."ın, kaza tarihinde üniversite hazırlık kursuna gittiği dosya kapsamından anlaşılmakta olup aktüer raporda desteğin üniversite okuyacağı dikkate alınarak 25 yaşında evleneceği kabul edilmiş ve mahkemece de bu rapor esas alınarak karar verilmiş ise de; desteğin kaza tarihinde dersaneye gidiyor oluşu ve sonraki yıllarda üniversite okuyacağı kabul edilmiş olmasına göre desteğin gelir elde etme yaşının üniversiteden mezun olduktan sonra makul iş bulma süresi sonu kabulüyle farklı bir bilirkişiden yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ...Ş."ye geri verilmesine 13/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi