17. Hukuk Dairesi 2016/5277 E. , 2019/4938 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın maddi tazminat yönünden kabulüne; manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin sevk ve idaresindeki motor bisikletiyle 13.11.2010 tarihinde sanayi kavşağına geldiğinde kontrolsüz olarak yola çıkan .... plakalı araç sürücüsü davalı ..."in aracı ile çarpmış olduğunu, diğer davalı ..."un .... plakalı araç maliki olması nedeniyle sorumlu olduğunu, müvekkilinin bu çarpışma nedeniyle yaralandığını ve uzun süre komada kaldığını, ameliyat edildiğini ve tedavisinin de devam ettiğini, bu çarpışma sırasında kullanılan motor bisikletin kullanılamaz hale geldiğini, ayrıca çalışan ve ailesine bakan müvekkilinin çalışamaz hale geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00-TL maddi, 20.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın maddi tazminat yönünden kabulüne, manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu"nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde BK.nun 44.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Somut olayda davacının motosiklette sürücü olup, davacının koruyucu tertibat olarak kask takmadığı anlaşılmakla birlikte, Hastane tedavi evrakı ve Adli Tıp Kurumu raporlarından baş bölgesinden yaralandığı ve Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nin 11/07/2012 tarih, 15495811 sayılı durum bildirir raporunda; trafik kazası sonrası sağ gözde görme azalması nedeni ile başvurduğu, 2010 yılında trafik kazası geçirdiğini, kafa travması sonrası çatlak, kanama, yüzde kırıklar oluştuğunu, sağ gözünde görme kaybı ve iki göz açıkken çift görme oluştuğunu, arada denge kaybı olduğunu, çene kırığı nedeni ile platin takıldığını, yemek yiyemediğini, dişlerinin tam kapanmadığını bildiren şahsın tarafımızca yapılan muayenesinde; çene sağda çizgisel nedbe doku mevcut olduğu, dişlerin normal kapanma pozisyonunu alamadığı, üst üste kapandığı ve dizilimde çapraşılıklar bulunduğu, ağız açıklığının minimal kısıtlı olduğunun görüldüğü kayıtlıdır. Davalılar vekili, davacının motosiklete binerken güvenlik önlemi almadığı iddiasıyla müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği savunmasında bulunmuştur. Bu itibarla, davalının savunması üzerinde durularak mahkemece zarar görenin müterafik kusurun varlığı ve indirim yapılması gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, müterafik kusur oluşturduğunun kabul edilmesi halinde tazminattan %20 oranında indirim yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3- Bozma neden ve şekline göre davalılar vekilinin Mahkemece manevi tazminat miktarının yüksek olarak belirlendiğine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.