17. Hukuk Dairesi 2016/9451 E. , 2019/4679 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının işyerine gitmek üzere seyir halinde iken davalılardan Müslim Ögürce"nin kullanmakta olduğu ... plaka saylı araçla davacının aracına çarptığını, çarpmanın etkisi ile karşı şeride savrulduğu ve karşı şeritten gelen ... plaka saylı başka bir araca çarpmasına neden olduğu,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 2.000,00 TL maddi tazminatın ve 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 04.12.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Müslim Özgürce vekili, reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.000,00 TL maddi tazminatın, davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 8.000,00 TL manevi tazminatın 04.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili ve davalı sürücü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2016 yılı için 2.190,00 TL"dir.
Temyize konu kararda , davacı ... için araç hasarı yönünden 1.000,00 TL olarak hükmedilen maddi tazminat tutarı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı sigorta şirketi vekilinin davacı lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, davalı vekilinin aşağıdaki (3) nolu bentte açıklanacağı üzere temyiz itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir
3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar, yaralanmanın mahiyeti dikkate alındığında, davacı ... lehine takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... Özocakçıoğlu vekilinin davacı lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin mahkeme hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Müslim Özgürce vekilinin temyiz itirazının kabulü
İle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Müslim Ögürce ve davacıya geri verilmesine 11/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.