Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10833
Karar No: 2019/4389
Karar Tarihi: 09.04.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10833 Esas 2019/4389 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı şirket, sigorta kapsamında sigortalı olan aracın davalı asıl tarafından malik olduğu araca çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı kazada ve yaralanan kişinin tedavi giderlerinde ödemeler yaparak, davalıdan tazminat talep etmiştir. Ancak mahkeme, kazanın sadece alkollü içki almış sürücünün etkisiyle meydana gelmediği ve diğer etmenlerin de bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Kararda, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları'nın B.4.d maddesi ile Kanunlar ve Tüzükler'deki 48. maddeye atıfta bulunulmuştur. Kanun maddesi, alkollü içki almış kişilerin araç sürmelerinin yasak olduğunu belirlerken, sigorta genel şartları da alkol ve uyuşturucu etkisiyle oluşan hasarların teminat dışında kalabileceğini açıklamaktadır.
17. Hukuk Dairesi         2016/10833 E.  ,  2019/4389 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda;kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı asıl tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü

    -K A R A R-

    Davacı vekili dava dilekçesinde;müvekkili şirket tarafından ZMMS sigorta kapsamında sigortalı, davalının maliki olduğu .... plakalı aracın .... plakalı araca çarpması sonucunda maddi hasarlı kaza meydana geldiğini, sigorta kapsamında 5.550,00 TL tazminat ile kazada yaralanan ...."a tedavi giderleri kapsamında toplam 7.147,00 TL ödemede bulunduklarını beyanla, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 5.550,00 TL nin 15/01/2014 tarihinden 1.597,00 TL nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı asıl davaya konu aracı 17.4.2012 tarihinde dava dışı ...."e sattığını beyan etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, 5.550,00 TL alacağın 15/01/2014 tarihinden,1597,04 TL alacağın ise ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı asıl tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, ZMSS poliçesi gereği dava dışı 3. kişiye ödeme yapan sigortacının, ödediği bedelin kendi sigortalısı olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.

    2918 sayılı KTK.nun 48.maddesinde;alkollü içki alması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu ifade edilmiştir.
    Ayrıca Zorunlu Mali Mesuliyet Sorumluluk Genel Şartlarının B.4.d maddesinde; tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır. Bununla birlikte Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.d maddesinin dayanağını teşkil eden KTK"nun 48. maddesinin yasaklamayı düzenleyen ilk fıkrasında, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli araç sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmeleri yasaklanmış olup, aynı maddenin 2.fıkrasındaki yönetmelik düzenlenmesine yer verilmiştir. O halde, rücu şartlarının oluşması için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez.
    Yargıtay"ın yerleşik uygulamalarında;sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasar poliçe teminatı dışında kalacağından davanın kabulüne, aksi halinde reddine karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. (YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713, YHGK 14.05.2014 gün ve 2013/17-1098, 2014-644; YHGK 13.05.2015 gün ve 2013/17-2156,).
    Somut olayda,Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da; davalının maliki bulunduğu araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde 0.80 promil alkollü olması nedeniyle %75 oranında, karşı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.Kaza sırasında sigortalı araç sürücüsünün 0.80 promil alkollü olduğu saptanmış ise de, yukarıda açıklanan ilkeler ışığında,

    sürücünün alkollü olması yalnız başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Kazanın salt alkolün etkisiyle oluşması ve başka etmenlerin bulunmaması gerekir.
    Dosya kapsamından ve bilirkişi raporundan, davacıya ait araç sürücüsünün tek başına kazaya sebebiyet vermediği, dava dışı sürücünün de ikinci derece (%25) kusurlu davranışı ile olaya katılımının bulunduğu, dolayısıyla kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana gelmediği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda yerel Mahkemece, rizikonun teminat kapsamında kaldığı ve rücu şartlarının oluşmadığı kabul edilerek, davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    2-Bozma sebebine göre davalı asılın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı asılın temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalı yararına BOZULMASINA,(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı asılın sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 09/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi