Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8616
Karar No: 2019/3320
Karar Tarihi: 20.03.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/8616 Esas 2019/3320 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/8616 E.  ,  2019/3320 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu ölüm sebebiyle açılan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, 03/10/2013 tarihinde davalı şirketin sigortaladığı aracın yaya murise çarpması sonucu murisin vefat ettiğini, davacının murisin eşi olduğunu, ölümü ile onun desteğinden mahrum kaldığını belirterek, belirsiz alacak olarak 1.000,00 TL tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesi ile talebini 21.065,21 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; dava dışı sürücü..."ın %25, müteveffa yaya ..."in ise %75 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş ise de davalı ... aleyhine açılan davanın, davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağı gerekçesi ile davanın kabulü ile 21.065,21 TL"nin temerrüt tarihi olan 27/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 91/1. maddesinde, "İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur."; 85/1 maddesinde, "Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar."; 85/son maddesinde ise, "İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur." hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-l. maddesinde de, "Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder." şeklinde ifade edilmiştir.
    Somut olayda; Mahkemece hükme esas alınan kusur bilirkişi raporuna göre davacının yaya olan murisi %75 oranında, davalıya zorunlu trafik sigortalı araç sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiş, mahkeme gerekçesinde her ne kadar destek %75 oranında kusurlu ise"de davacının 3 kişi olarak talepte bulunduğu, bu nedenle davalı ... şirketinin desteğin kusuru düşünülmeksizin davacının tüm zararından sorumlu olduğundan bahisle yaya desteğin kusuru düşülmeden taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki yukarıdaki açıklamalar ışığında zorunlu trafik sigorta şirketi işletene düşen hukuki sorumluluğu üstlenmekte olup, işleten de sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. Somut olayda ise muris işleten ya da sürücü olmayıp, yaya konumundadır. Bu durumda sürücü ya da işleten konumunda olmayan yaya murisin kusurundan zorunlu trafik sigorta şirketi sorumlu olmayıp, yaya murisin kusurunun tazminattan tenzil edilmesi gerekmektedir. O halde mahkemece yaya murisin bilirkişi raporuyla belirlenen orandaki kusuru tazminattan tenzil edilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle davalı ... aleyhine fazla tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi