17. Hukuk Dairesi 2016/8555 E. , 2019/3294 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 29.05.2015 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası neticesinde davalılardan ... A.Ş"nin ZMMS"si olduğu araç sürücüsü..."ın hayatını kaybettiğini, müteveffanın 01.04.1972 doğumlu eşi ..., 24.11.1997 doğumlu kızı ..., 15.09.1999 doğumlu kızı ... ve 03.01.2007 doğumlu oğlu..."ın babalarının maddi desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı ... Genel Sigorta A.Ş"nin de kazaya sebebiyet veren diğer aracın ZMS"si olduğunu, davacı tarafça talep edilen hasar teminatının ödenmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak davacı ..."ın davasının kabulü ile 186.852,91 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacı..."nın davasının kabulü ile 29.434,75 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacı ..."in davasının kabulü ile 16.117,74 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacı Gülhayat"ın davasının kabulü ile 10.568,96 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Gerekçeli kararın dosya ile uyum içinde olması ve kararın çelişkili ve tereddüt uyandırıcı olmaması gerektiği ilkesi, gerek 10.04.1992 gün 7/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı"nda; gerekse 1086 sayılı HUMK"nun 381-389. (6100 sayılı HMK"nun 294-297.) maddelerindeki kararın tesisi ve yazımına ilişkin kurallarda açıkça tespit edilmiştir. HUMK’nun 388. maddesinde (HMK"nun 297/II maddesi); hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
Somut olayda; hükmün gerekçe kısmında davalılardan ... Sigorta A.Ş hakkındaki davanın reddine karar vermek gerektiğinin belirtildiği, ancak hüküm kısmında davalı ...Ş hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı böylece kararın gerekçesi ile sonucu arasında çelişki yaratıldığı görülmektedir. Bu durum, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/2. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca, gerekçe ile hüküm arasındaki çelişkinin giderildiği, hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların ayrı ayrı gösterildiği bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... A.Ş vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... A.Ş."ye geri verilmesine 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.