17. Hukuk Dairesi 2016/8337 E. , 2019/3242 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/65 esas sayılı dosyası ile müvekkilerinin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla kısmi dava açtıklarını, söz konusu davayı 28/09/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile 08/10/2012 tarihinde 20/07/2012 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davalı ... AŞ yönünden 45.355,30 TL tutarı ıslah ettiklerini,, ancak yapılan itirazlar sonucunda aldırılan bilirkişi raporunda davalı ... AŞ tarafından kazanın gerçekleştiği tarihte ödenmesi gereken tazminat tutarının 56.264,78 TL olduğu ve 21/02/011 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiğine ilişkin rapor düzenlendiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 18/06/2015 tarih, 2011/65 esas, 2015/189 kararı ile 45.355,30 TL"nin davacılar lehine tahsiline karar verildiğini, kararın temyiz edilmeyerek kesinleştiğini beyan ederek, arta kalan 10.909,48 TL maddi tazminat ile 24.583,85 TL faiz alacağının davalıdan alınıp müvekkilleri davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulüne, 10.909,48 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası sonucu ölen desteğin yakınlarının maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili ek dava dilekçesinde 10.909,48 TL maddi tazminat ile 24.583,85 TL faiz talebinde bulunmuş, yerel mahkemece, Mahkemenin 2011/65 esas 2015/189 karar sayılı ilamına konu alacak kalemi açısından faiz talep edilmediğinden faize yönelik hüküm kurulmadığı ve söz konusu karar temyiz edilmeksizin kesinleştiği için davacılar vekilinin faize yönelik talebi açısından kesin hüküm niteliğinde olduğu gerekçesiyle bu talep yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Buna zamanaşımı süresinde açacağı ayrı bir dava ile de istenebilir.
Diğer yandan, 6100 sayılı HMK"nun 297/2(HUMK mad.388) maddesine göre; hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar etmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Dolayısıyla bir davada bir istek için mahkemece hüküm tesis edilmemişse o konuda bir hükmün varlığı söz konusu edilemez. Bu duruma göre de, açılan bir davadaki faiz isteği hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması, o hükmü temyiz etmeyen davacının sonradan faiz bakımından dava açmasına bir engel yoktur. Diğer bir söyleyişle, davanın faiz bölümü asıl alacaktan ayrı bir nitelik taşıdığından, bu haktan açıkça vazgeçmedikçe ileride yeni bir dava ile istenilebilir.
O halde mahkemece, davacılar vekilinin dava dilekçesindeki faiz talebi değerlendirilerek, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/65 Esas, 2015/189 Karar sayılı
dosyasında davacılar lehine hesaplanan, bir kısmı söz konusu dosyada hüküm altına alınan ve bir kısmı eldeki davaya konu edilen toplam tazminata; yukarıda yapılan açıklamalara göre davalı ..."nin temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyen faiz miktarı ile ilgili olarak gerekiyorsa hesap bilirkişisinden rapor alınarak oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, kararda yazılı olduğu şekilde davacılar vekilinin faiz talebi ile ilgili olarak red karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 19.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.