17. Hukuk Dairesi 2016/8368 E. , 2019/2897 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 25/12/2004 tarihinde meydana gelen trafik kazasında ... plakalı motosiklet sürücüsü küçük ..."in, yaya olan müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, olayla ilgili müvekkilinin uğradığı zararın 10.813,55 TL olduğunun tespit edildiğini, aracın davalı ... şirketine sigortalı olduğunun Güvence Hesabının 26.3.2014 tarihli yazısı ile öğrenildiğini, zamanaşımı süresi dolmadan davalı aleyhine takip başlatıldığını belirterek davalı ... Şirketinin Antalya 16. İcra Müdürlüğünün 2014/5866 sayılı dosyasına itirazının iptali ile asgari %20 oranında icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 25/12/2009 tarihi itibariyle zaman aşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun Antalya 16. İcra Müdürlüğünün 2014/5866 sayılı dosyasına yönelik itirazının kısmen iptaline, takibin 10.813,00 TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle ve Antalya 5. Aile Mahkemesinin 2013/65 Esas - 2013/223 Karar sayılı dosyasında verilen karar ile irtibat kurulmak ve tekerrüre yol açmamak kaydıyla devamına, davacının fazlaya dair isteminin reddine, davacının koşulları gerçekleşmeyen icra inkar tazminatı talebinin reddine, dair karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu olay tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 41. maddesinde (6098 sayılı TBK"nun 49. md.) haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de (TBK"nun değişik 72. md) haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararının tazmini istemiyle açacağı davaların zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresine (TBK"nun 72. maddesinde 2 ve 10 yıllık zamanaşımı süreleri öngörülmüştür) tabi bulunduğu belirtilmiştir.
Buna karşılık 2918 sayılı KTK"nun 109/1 maddesinde; motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler için, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak 10 yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Maddenin özellikle 2. fıkrasında "dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğarsa" ifadesi ile kanun koyucu taraf ayrımı yapmaksızın (davacı, davalı veya dava dışı 3. kişi) yapmış olduğu fiil cezayı gerektiriyor ise uzamış ceza zamanaşımı uygulanacağı ifade edilmiştir.
Açıklanan ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; kaza sonucu davacı ... yaralanmış olup, kaza tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"ya göre zamanaşımı süresi 5 yıldır. Davaya konu trafik kazası 25.12.2004 tarihinde meydana gelmiş, maddi tazminat istemini içeren dava, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak, kısmi dava olarak, 29.04.2005 tarihinde (süresinde) açılmıştır. Davanın açılması ile zamanaşımı süresi işleten ve işletenin sorumluluğunu üstlenen davalı ... yönünden kesilmiştir. Bu tarihten itibaren 2 yıllık süre 29.04.2007 tarihinde dolmuştur. Davacının, zararını bu davada alınan 13.05.2009 tarihli maluliyet raporu ile öğrendiği kabul edilse dahi 2 yıllık süre dolduktan sonra davalı ... aleyhine 05.06.2014 tarihinde icra takibi başlatmıştır.
Bu durumda mahkemece, kaza tarihi ile takibin başladığı tarih arasında zamanaşımı süresinin geçtiği, davacının yaralanması ile ilgili gelişen durumun varlığı da ispat edilemediği davalı vekilinin, süresinde zamanaşımı def"ini ileri sürdüğü gözetilerek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.