17. Hukuk Dairesi 2017/1898 E. , 2019/9631 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ...Ş. vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 08.10.2019 Salı günü davacı ve davalılardan gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu traktörün tek taraflı kaza yapması sonucu traktörde yolcu olarak bulunan davacılar desteğinin vefat ettiğini belirterek davacı eş ... için 15.000,00 TL, çocuklar ... ve ... için 4.000,00"er TL, çocuk ... için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, davacı eş ... için 25.000,00 TL, çocuklar ... ve ... için 15.000,00"er TL, çocuk ... için 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı miktarı artırılmıştır.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre Davanın kısmen kabulü ile davacı ... yönünden 90.728,20 TL destekten yoksun kalma tazminatının 02.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren) davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, küçüklerden ... için 7.840,34 TL, ... için 7.840,34 TL, ... için 6.490,13 TL desteken yoksun kalma tazminatının 02.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren) davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, birden fazla müterafik kusur durumu bulunsa dahi her bir müterafik kusur durumu için ayrı ayrı indirim yapılamayacağına göre, davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-6098 sayılı Borçlar Yasasının, "Tazminatın belirlenmesi" üst başlıklı 51/1 maddesi ile (818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 43.maddesi); Hâkimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır.
Tazminattan indirim sebeplerini düzenleyen, Türk Borçlar Yasasının 52.maddesinde (818 sayılı Borçlar Kanunu 44. Madde) öngörülen sebepler,daha çok zarar görenle ilgilidir. "Hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağı" yönündeki genel hukuk ilkesinin etkisiyle, maddede sayılan belirli hal ve durumlarda tazminattan indirim yapılması mümkün bulunmaktadır.
Anılan madde kapsamında yer alan indirim sebeplerinden bir kısmı; zarar verici fiile rıza, ortak veya kişisel kusurdur. Zarar gören, zararlandırıcı olayın sebep olacağı zarara önceden razı olabilir. Zarar gören, zarara açık veya örtülü bir irade beyanıyla razı olabileceği gibi, rızanın,
diğer bir takım olgulardan da çıkarılması mümkündür. Bu duruma yargısal kararlarda en sık rastlanılan örnek;içkili sürücünün arabasına, onun bu durumunu bilerek binen bir kişinin, meydana gelebilecek zarara önceden, kapalı bir şekilde razı olduğunun kabulü yönündedir. Makul bir insanın aynı şartlarda kendi yararı gereğince yapmaması gereken harekette bulunması da, zarar görenin ortak kusurunu ifade etmektedir. Zarar görenin bu kusuru, illiyet bağını kesmeyecek yoğunlukta ise tazminattan bir indirim sebebidir. Burada da hâkim, somut olayın özelliklerini dikkate alarak, hakkaniyet düşüncesiyle indirim yapabilecektir.
Hatır taşıması ise bir kimseyi ücretsiz olarak ve bir karşılık almadan ve bir yararı bulunmadan taşıma halidir. Yani hatır için taşımada taşımanın karşılıksız olması veya alınan karşılığın önemsiz olması gerekir. Taşıma, işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olmalıdır.
Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. (EREN, Fikret. Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2015. S. 582)
Buna göre, hatır taşıması indirimi için kural olarak hatır taşıması şartlarının varlığı yeterli iken, müterafik kusur indirimi için zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında kusurlu olmasını ifade etmektedir.
Somut olayda; mahkemece, davacıların murisi Murat Karayiğit, araç sürücüsü ... ile birlikte alkol aldıktan sonra,sürücü ...’un alkollü olduğunu bilerek ve traktörün yolcu taşımaya elverişli olmadığını bilebilecek durumda iken hatır taşıması ile araca bindiğinden ve olayda hatır taşıması bulunduğu ve müteveffanın müterafik kusuru bulunduğu gerekçesi ile davalılar aleyhine hükmedilen maddi tazminattan takdiren ayrı ayrı %15 oranında indirim yapılmıştır. Oysa, hatır taşıması indirimi ve müterafik kusur indirimi farklı kaideler olup, her olayda bir arada bulunmayabilir. Dairemiz uygulamalarına göre; desteğin hatır için taşınması durumunda %20 oranında, müterafik kusuru olması durumunda da ayrıca %20 oranında indirim yapılması
gerektiği kabul edilmektedir. Buna göre; mahkemece, bilirkişi tarafından belirlenen zarar miktarı üzerinden, %20 oranında hatır taşıması indirimi, daha sonra %20 oranında müterafik kusur indirimi yaparak tazminatı belirlemesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... Sigorta A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ...Ş yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş."ye geri verilmesine 18.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.