17. Hukuk Dairesi 2017/985 E. , 2019/9123 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle maddi tazminat yönünden davanın feragat nedeniyle reddine manevi tazminatın kısmen kabulüne dair hüküm davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-K A R A R-
Davacılar vekili, 15/03/2013 tarihinde davalı ... nezdinde sigortalı, davalı ..."in sürücüsü ve davalı ..."nin maliki olduğu araç ile davacı ..."un kullandığı araca çarpması sonucu gerçekleşen kazada davacı ... için 64.000,00 TL maddi tazminat, 25.000,00 TL manevi ve davacı ... için 10.630,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davacıların maddi tazminata yönelik taleplerinin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminata yönelik taleplerinin ise kısmen kabulü ile herbir davacı için 7.000,00 TL olmak üzere 14.000,00 TL"nin davalılar ... ve ..."ten tahsiline karar verilmekle; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
3-Her ne kadar mahkemece her iki davacının maddi tazminat talebi yönünden feragat nedeniyle ret kararı verilmiş ise de davacı vekili ile davalı ... arasında düzenlenen sulh sözleşmesi ve davacı vekilinin feragata yönelik dosyaya sunduğu 27/12/2014 tarihli dilekçesinin incelenmesinde feragatın davalılar ... ve ... açısından sadece davacı ..."nın maddi tazminat talebine yönelik olduğu anlaşıldığından yerinde olmayan gerekçe ile davacı ..."un maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
4-Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında,
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle
duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın “bir miktar çok” olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
5-Bozma sebebine göre manevi tazminatta vekalet ücretine yönelik temyiz isteminin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ile davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin manevi tazminatta vekalet ücretine yönelik temyiz sebebinin bozma sebebine göre incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ..."ye geri verilmesine 08/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.