Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19247
Karar No: 2019/8750
Karar Tarihi: 01.10.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19247 Esas 2019/8750 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/19247 E.  ,  2019/8750 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davacının yolcu olduğu davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın 30/06/2011 tarihinde seyreden ... ve ... plaka sayılı araçlara tam kusurlu olarak arkadan çarpması sonucunda davacının yaralanarak maluliyete uğradığını, yüzünde derin kesi ve vücudunun farklı yerlerinde çoklu kırıklar oluştuğunu, yapılacak maddi tazminat hesabında iş gücü kaybı ve yüzündeki kesi nedeniyle özel hastanede yapılacak ameliyat bedelinin de hesaplanması gerektiğini beyanla HMK 107. maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın ve 100.000,00TL manevi tazminatın, sigorta şirketi için poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren, şahıs davalı için kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, kusura itiraz ederek, meydana gelen kaza nedeniyle herhangi bir maluliyetinin bulunmadığını, ayrıca müvekkilinin oğlunun arkadaşı olan davacıyı aynı yöne gittikleri için hatır için arabasına aldığını, bu nedenle aralarında hatır taşımacılığı söz konusu olduğunu, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...Ş. vekili, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, davacı tarafından, tüm davalılar aleyhinde açılan işgöremezlik zararı (maddi tazminat) istemi yönünden; vaki ıslah talebi de gözönüne alınarak takdiren 17.500,00-TL işgöremezlik zararına hükmedilmesine, davalılardan (davalı ... şirketi poliçe limitiyle ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinden sorumlu olması kaydıyla) olay tarihi olan 30/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat isteminin reddine, davacı tarafından, davalı ... aleyhinde açılan manevi tazminat istemi yönünden; 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilerek, olay tarihi olan 30/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, davalı ... şirketi aleyhindeki manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK"nun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5/2 bendinde, bir yerde ticaret mahkemesi varsa, Asliye Hukuk Mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
    TTK"nun 1483 vd. maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortaları düzenlenmiştir. Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK"nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde, yukarıda tanımları verilen, bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
    Somut olayda, davacı vekili, davacı ..."ın yolcu olduğu, davalı ...Ş."ye ZMSS poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı kazada davacının yaralandığını belirterek cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Davanın TTK"nun 1483 vd. maddelerinde sayılan hususlardan olması sebebiyle, uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
    Davanın açıldığı tarih itibari ile Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki iş bölümü değil görev ilişkisidir. Görev, kamu düzeninden olup re’sen dikkate alınır. Açıklanan nedenlerle bu davaya bakmaya Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu halde yazılı şekilde esasa girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir.
    2-Kabule göre; Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle bu gibi taşımalarda mülga 818 Sayılı BK"nın 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de indirim yaptığı takdirde indirim oranını objektif ölçüler içinde takdir etmek zorundadır.
    Hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Ayrıca hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekmektedir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı kazaya karışan davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu araçta yolcu konumundadır. Yargılamada, davalı ... vekili, davacının müvekkilinin oğlunun arkadaşı olması nedeniyle hatır için taşındığını savunmuş, mahkemece, davalıya sigortalı araç maliki ve sürücüsü ..."nun herhangi bir ücret almaksızın hususi otomobili ile oğlunun arkadaşı olan davacıyı taşıdığı, bunun hatır taşımacılığı niteliğinde olduğu gerekçesiyle yaklaşık %25 oranı civarında indirim yapılarak maddi tazminata hükmedilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm verilemez. Yargılamada, davalı ... vekili davacının davalı ..."ın oğlunun arkadaşı olduğu için hatır taşıması nedeniyle indirim yapılması gerektiğini savunmuş. Davacı taraf da, davacının davalı ..."ın çalışanı olduğunu, beraber iş görüşmesine gittiklerini iddia etmiştir. Bu durumda; mahkemece soruşturma dosyası da getirtilerek taraf iddia ve savunmaları üzerinde durularak taşımanın kimin menfaatine olduğu saptanarak hatır taşıması indirimi yapılıp yapılmaması gerektiği değerlendirilerek karar verilmesi
    gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. Yine kabule göre; mahkemece, açıklanan ilkelere ve Yargıtay"ca da benimsenen oranlara göre fazla olacak şekilde hatır taşıması nedeni ile %25"e yakın oranda indirim uygulanmıştır. Hatır taşıması nedeni ile Dairemiz ilkelerine göre %20 oranında indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Yine, yasal düzenlemeler gereği, BK"nun 43. ve 44. maddelerinden (TBK 51. ve 52. maddeleri) kaynaklanan ve hakimin takdirine dayalı hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinin dikkate alınmaması da doğru görülmemiştir.
    3-Kabule göre; davacı taraf, davacının kazada yüzünde sabit iz kaldığını ve bu izler nedeniyle estetik tedavi gideri yapılması gerektiğini belirterek bu giderlerin de tazmini isteminde bulunmuştur. Mahkemece alınan ... Adli Tıp Şube Müdürlüğü raporunda, davacının yüz sınırları dahilindeki izin belirli mesafeden bakıldığında dikkat sarf etmeden görülebildiği sabit iz olduğu belirtilmiş; ancak, mahkemece bu izlerin giderilmesi için estetik-cerrahi müdahale ile bu tedavinin masrafları konusunda olumlu-olumsuz karar verilmemiştir.
    Bu durumda mahkemece; davacının ATK raporu ile yüzde sabit iz olarak kabul edilen izlerin cerrahi müdahaleyi de içeren estetik tedavi yoluyla giderilmesinin mümkün olup olmadığı konularında, uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasından sonra, bu tedavi için gerekli giderin miktarı konusunda da rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    4-Kabule göre; Davacı taraf dava dilekçesinde; davalı ... şirketini poliçe ile sınırlı sorumluluğuna karar verilmesini talep etmiş olup manevi tazminat talep edilmediği halde davalı ... şirketine yönelik manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi ve davalı ... şirketi yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    5-Kabule göre; Davacı taraf; dava dilekçesinde geçici işgöremezlik tazminatı talep etmiş, mahkemece hükme esas alınan hesap raporu ile davacının iyileşme süresi olan 9 ay için geçici işgöremezlik tazminatına hükmedilmiştir.
    Davalı taraf, davacının davalının oğlunun işyerinde çalıştığını, davacının tedavi süresince ücretlerini eksiksiz almaya devam ettiğini savunmuştur. Bu durumda mahkemece davacının geçici işgöremezlik döneminde ücretlerini alıp almadığı araştırılarak; geçici işgöremezlik zararının kapsamının yaralanma sonucu çalışılamaması nedeniyle mahrum kalınan gelirler oluşturduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün RE"SEN, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (5) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."ya geri verilmesine 01/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi