Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1068
Karar No: 2020/1978
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1068 Esas 2020/1978 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı müvekkili ile davalı şirket arasında bir hizmet alım sözleşmesi vardır. Bu sözleşme kapsamında çalıştırılan işçinin açtığı işe iade ve işçilik alacakları ile ilgili dava işçi lehine sonuçlanmıştır. Bu kapsamda müvekkil tarafından dava dışı işçiye yapılan ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalı şirket sorumlu tutulmalıdır. Davacı, ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava dışı işçiye icra takibi sonucu işçilik alacaklarına ilişkin ödemede bulunan davacı kurulun, davalı alt işverenin %50’lik kısım için ancak kendi dönemi ile sınırlı olarak sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak bu karar Hukuk Genel Kurulu’nun bozma kararı sonucu davacı yararına bozulmuştur. İşçilik alacakları; kıdem, ihbar ve işe başlatmama tazminatı olup taraflar arasında usuli kazanılmış hak doğuran bozma ilamı doğrultusunda bu bedellerin yarısından davalının sorumlu tutulması gerektiği kararda belirtilmiştir. Kanun maddeleri: iş Kanunu madde 17, 11/2, 25/1.
23. Hukuk Dairesi         2019/1068 E.  ,  2020/1978 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin açtığı işe iade ve işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece uyulan Hukuk Genel Kurulu Kararı uyarınca yapılan yargılama sonunda; dava dışı işçiye icra takibi sonucu işçilik alacaklarına ilişkin ödemede bulunan davacı kurulun davalı şirketten talep edebileceği rücuan tazminattan davalı alt işverenin %50’lik kısım için ancak kendi dönemi ile sınırlı olarak sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, işçilik alacağından kaynaklanan rücu davasıdır. Mahkemece verilen direnme kararı, Hukuk Genel Kurulu’ nun 24/6/2015 tarih ve 2015/1743 K. sayılı ilamı ile Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 20/6/2012 gün ve 2012/6197 E., 2012/16178 K. sayılı bozma ilamına uyulması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Anılan ilamda ise özel daire, kararı “... tacir olan davalının çalıştırdıkları işçilerin fiili işçilik dışında sair tazminat haklarından sorumlu olacaklarını bilebilecek durumda oldukları ancak, davacı kurumun da asıl işveren durumunu muhafaza etmesi nazara alındığında doğan zararlardan tarafların yarı yarıya sorumlu olduğunun kabulü gerekir.” gerekçesiyle bozmuştur. Bu durumda işçilik alacakları; kıdem, ihbar ve işe başlatmama tazminatı olup taraflar arasında usuli kazanılmış hak doğuran işbu bozma ilamı doğrultusunda bu bedellerin yarısından davalının sorumlu tutulması gerekirken bozmaya yanlış anlam verilerek yalnızca ihbar tazminatı yönünden davalının yarı yarıya sorumlu tutulması doğru olmamış kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 09.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.-

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi