Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/477
Karar No: 2020/1819
Karar Tarihi: 01.06.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/477 Esas 2020/1819 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı, sözleşme karşılığında hiçbir hizmet almadığını belirterek davayı reddetmiştir. Mahkeme, sözleşmenin tek taraflı feshinin kabul edildiğine karar vermiş ve cezai şartın davacının iddia ettiği şekilde kullanılamayacağına hükmetmiştir. Ancak, daha önce yapılan bir dava sonucunda taraflar arasında geçerli bir sözleşmenin olduğu ortaya çıkmıştır. Bu doğrultuda, davalı haksız itirazda bulunduğu gerekçesiyle %20 icra inkâr tazminatının ödemesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
23. Hukuk Dairesi         2017/477 E.  ,  2020/1819 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, taraflar arasındaki 30.01.2010 tarihli yeminli mali müşavirlik sözleşmesinin 3.2. maddesi ile iş sahibinin yeminli mali müşavirin izni alınmadan sözleşme kapsamına giren bir işi başkasına yaptıramayacağı aksi halde ücretinin tümünü ödemekle yükümlü olacağının belirlendiğini, mali müşavirlik hizmeti veren müvekkilinin yazılı iznini almaksızın başka bir mali müşavirlik firması ile çalışmaya başlayan davalının müvekkilinin ücretinin tümünü ödemekle yükümlü hale geldiğini, Ankara 8. Sulh Hukuk Mahkemesinde daha evvel iki aylık ücretin tahsili için açılan davada taraflar arasında geçerli bir sözleşmenin bulunduğu ve davalının müvekkiline sözleşmede kararlaştırılan ücreti ödemekle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini ileri sürerek Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2013/12553 sayılı dosyasında 25.000 TL ücret alacağı ve 16.736,57 TL faiz alacağı yönünden başlatılan takipte davalının haksız itirazının iptaline ve %20 inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
    Davalı vekili, taraflar arasında imzalanmış sözleşme karşılığında müvekkiline hiçbir hizmet verilmediğini, sözleşmenin 5.2. maddesinde tek taraflı fesihle yazılı ihbarnamenin tebliği ile sözleşmenin sona ereceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin 20.02.2010 tarihinde müvekkilince feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, sözleşmenin 5. maddesinde tek taraflı feshin kabul edildiği, sözleşmenin 3.2. maddesinin davacı vekilinin beyan ettiği şekilde cezai şart olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemiz 29.06.2015 tarihli 2014/9968 Esas 2015/5049 Karar sayılı ilamı ile Ankara 8. Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve kararın onanarak kesinleştiği böylece taraflar arasında geçerli bir sözleşme olduğunun mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğu, davalı tarafın devam eden sözleşme süresi içerisinde dava dışı ... Ltd. Şti. ile aynı konuda 31.01.2010 tarihinde sözleşme imzaladığı, davacının daha önce fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı dava lehine sonuçlandığına göre mahkemece uyuşmazlığın taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 3.2. maddesi dikkate alınarak çözülmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile 25.000,00 TL asıl alacak, 310,79 TL işlemiş faiz olmak üzere 25.310,79 TL"ye vaki itirazının iptaline ve %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 01.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi