23. Hukuk Dairesi 2017/192 E. , 2020/1718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, 24/07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi gereğince davalı kurumun özelleştirme kapsamı çerçevesinde yürütmüş olduğu elektrik Dağıtım ve perakende satış işinin müvekkilinin bir kısmının devir edildiğini özelleştirme süreci İHDS"nin imzalanmasından 7 yıl sonra 29/05/2013 tarihinde tamamlandığı, faaliyetlerin davalı tarafça yürütüldüğü sırada 2003 yılında müvekkil şirketin henüz kurulmadığı yıllarda dava dışı ... tarafından fazla enerji faturası taahhuk ettirilmesi iddiasına dayanarak davalı aleyhine menfi tespit davası açtığı bu davanın başlangıcından davalı şirket vekillerinin davayı takip ettikleri daha sonra kendilerince davanın takip edildiğini yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verdiği, kararın yargıtay denetiminden geçerek onanarak kesinleştiği müvekkilin tarafından ödeme yapıldığını, İHDS"nin 7.4. Maddesi gereğince alacak taleplerinin 18/10/2014 tarihinde davacı şirket kayıtlarına girdiğini ileri sürerek; İHDS hükümleri ve hukukun genel prensipleri gereğince davalı ... sorumluluğunda bulunun fakat müvekkil şirketin ödemek zorunda kaldığı 22.986,95 TL"nin temerrüt tarihi olan 15/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı ..."tan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Borçlar Kanunu"nun 73. Maddesi gereğince 2 yıllık zaman aşımı süresinin geçerli olduğunu, davanın zaman aşımından reddedilmesini, aksi takdirde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından 4046 sayılı yasa gereğince ..."ın perakende dağıtım ve iletiminin özelleştirildiğini, bu çerçevede davacı şirketle İHDS sözleşmesinin 24/07/2006 tarihinde imzalandığını, TTK ve ana sözleşme gereği yetki ve sorumluluğu kendi yönetim kurulu olan dağıtım şirketleri ile ... ilişkisinin sermayedarlık çerçevesinde yürütüldüğü 31/03/2006 tarihinde yapılan bilanço düzenlemelerinin ve 31/12/2007 tarihinde tekrar edilen bilanço düzenlemesine göre geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiği, buna göre geçmiş yıllara ait alacakların ..."tan talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davaya konu kesinleşmiş yargı kararına dayalı 3. Kişi alacağını 2003 yılına kadar taraflar arasında aktedilen İHDS tarihi öncesi dağıtım tesislerinin işletilmesi kapsamında bir elektrik abonesine tahakkuk ettirilen faturadan kaynaklandığını, İHDS"nin 7.4. Ve 7.6. Maddeleri çerçevesinde söz konusu 3. Kişi alacağından davalı ..."ın sorumlu olduğu, dava konusu edilen rücu talebine konu ödemelerin 2005-2006-2007 yıllarında yapılarak gerek davacı şirketin gerekse davalı ..."ın bilançosuna yansımış olmasına bağlı olarak bu ödemenin
..."ın yapmış olduğu bir ödeme olarak kabul etmek gerekeceği rücu talebinin kabulü halinde ..."ın mükerrer ödeme yapmasının söz konusu olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 11.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.