Esas No: 2014/12826
Karar No: 2014/12826
Karar Tarihi: 24/11/2016
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
OSMAN GÜMÜŞCÜ BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/12826) |
|
Karar Tarihi: 24/11/2016 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Burhan ÜSTÜN |
Üyeler |
: |
Nuri NECİPOĞLU |
|
|
Kadir ÖZKAYA |
|
|
Rıdvan GÜLEÇ |
|
|
Yusuf Şevki HAKYEMEZ |
Raportör Yrd. |
: |
Gökçe GÜLTEKİN |
Başvurucu |
: |
Osman GÜMÜŞCÜ |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 22/7/2014 tarihinde
yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar
verilmiştir.
5. Komisyonca başvurunun kabul edilebilir olduğuna, esas
incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
7. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
8. Başvurucu hakkında 30/10/2000
tarihli iddianameyle canavarca hisle ve eziyet çektirerek insan öldürmek
suçundan kamu davası açılmış, Uşak Ağır Ceza Mahkemesinin 6/3/2006 tarihli
kararıyla başvurucunun hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Temyiz üzerine karar bozulmuş, bozmaya uyularak yürütülen yargılamada Mahkemece
görevsizlik kararı verilmiştir. (Kapatılan) İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinin
(CMK mülga 250. madde ile görevli) 8/12/2010 tarihli
kararıyla başvurucunun beraatine karar verilmiştir.
Temyiz üzerine karar bozulmuş, bozmaya uyularak yürütülen yargılamada İzmir 8.
Ağır Ceza Mahkemesinin 3/10/2012 tarihli kararıyla
başvurucunun hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir. Temyiz
üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 6/5/2014 tarihli
ilamıyla karar onanmıştır.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
9. Mahkemenin 24/11/2016 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
10. Başvurucu makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
A. Esas Yönünden
11. Ceza yargılamasının süresi tespit edilirken sürenin
başlangıç tarihi olarak bir kişiye suç işlediği iddiasının yetkili makamlar
tarafından bildirildiği veya isnattan ilk olarak etkilendiği arama ve gözaltı
gibi birtakım tedbirlerin uygulandığı tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak
suç isnadına ilişkin nihai kararın verildiği, yargılaması devam eden davalar
yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul süre şikâyetiyle ilgili kararını
verdiği tarih esas alınır (B.E., B. No:
2012/625, 9/1/2014, § 34)
12. Ceza yargılamasının süresinin makul olup olmadığı
değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların
ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın
süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate
alınır (B.E., § 29).
13. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda yaklaşık 13 yıl 7 aylık
yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
14. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
B. 6216 Sayılı Kanun"un
50. Maddesi Yönünden
15. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı
Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50.
maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
16. Başvurucu, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
17. Somut olayda makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği
sonucuna varılmıştır.
18. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında yargılamadaki taraf sayısı da dikkate alınarak başvurucuya net
13.500 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul süre
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
B. Başvurucuya net 13.500 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,
tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
C. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
D. Kararın bir örneğinin (kapatılan) İzmir 8. Ağır Ceza
Mahkemesine (CMK mülga 250. madde ile görevli) (E.2011/269, K.2012/252)
GÖNDERİLMESİNE,
E. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 24/11/2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.