Esas No: 2014/11656
Karar No: 2014/11656
Karar Tarihi: 23/2/2017
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
ALİ DİKİCİ BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2014/11656) |
|
Karar Tarihi: 23/2/2017 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Engin
YILDIRIM |
Üyeler |
: |
Celal Mümtaz
AKINCI |
|
|
Muammer
TOPAL |
|
|
M. Emin KUZ |
|
|
Recai AKYEL |
Raportör |
: |
Mehmet Sadık
YAMLI |
Başvurucu |
: |
Ali DİKİCİ |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, naklen atama işleminin iptali istemiyle açılan
davada verilen yürütmenin durdurulması kararının gereği gibi uygulanmaması
nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 15/7/2014 tarihinde
yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
6. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü sunmuştur.
7. Bakanlık tarafından Anayasa Mahkemesine sunulan görüş
başvurucuya tebliğ edilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanda
bulunmamıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
8. Başvuru formu ve ekleri ile Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi
(UYAP) üzerinden başvuruya konu yargılama dosyasına ilişkin tespit edilen
ilgili olaylar özetle şöyledir:
9. Başvurucu, Emniyet Genel Müdürlüğü Yabancılar Hudut İltica
Daire Başkanlığında daire başkan yardımcısı olarak görev yapmakta iken 13/2/2014 tarihli işlem ile Elmadağ Polis Meslek
Yüksekokuluna öğretim görevlisi olarak atanmıştır.
10. Başvurucunun anılan işlemin iptali ve yürütmenin
durdurulması istemi ile açtığı davada Ankara 15. İdare Mahkemesinin 6/5/2014 tarihli ve E.2014/410 sayılı kararıylabaşvurucunun
atanmasına ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu ve uygulanması hâlinde telafisi
güç zararlar doğacağı gerekçesiyle 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanunu’nun 27. maddesi gereğince işlemin yürütülmesinin durdurulmasına
karar verilmiştir.
11. İdarenin karara karşı yapmış olduğu itiraz, Ankara Bölge
İdare Mahkemesinin 18/6/2014 tarihli ve Y.D. İtiraz
2014/4173 sayılı kararıyla reddedilmiştir.
12. Anılan yürütmenin durdurulması kararı üzerine idare, 11/6/2014 tarihli işlem ile 6/3/2014 tarihli ve 28933
Mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe giren, 21/2/2014 tarihli ve 6526 sayılı Kanun"un 18. maddesi ile
değiştirilen 2577 sayılı Kanun’un 28. maddesi gereği boş kadro olmadığı
gerekçesiyle başvurucuyu tekrar Elmadağ Polis Meslek Yüksekokuluna öğretim
görevlisi olarak atamıştır.
13. Başvurucu 21/7/2014 tarihinde
bireysel başvuruda bulunmuştur.
14. Bireysel başvuru yapıldıktan sonra Ankara 15. İdare
Mahkemesi 24/11/2014 tarihli kararla davayı reddetmiş
ve karar Danıştay Onaltıncı Dairesinin 2/9/2015
tarihli ve E.2015/17590, K.2015/4570 sayılı kararıyla onanmıştır. Karar
düzeltme yoluna başvurulmamış ve başvurucunun Elmadağ Polis Meslek
Yüksekokuluna öğretim görevlisi olarak atanmasına ilişkin açılan davanın
reddine dair karar kesinleşmiştir.
IV. İLGİLİ HUKUK
15. İlgili hukuk için bakınız Bülent
Türk [GK], B. No: 2014/7002, 1/12/2016, §§
17-20.
V. İNCELEME VE GEREKÇE
16. Mahkemenin 23/2/2017 tarihinde
yapmış olduğu toplantıda başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
ve Bakanlık Görüşü
17. Başvurucu, görev biriminin
değiştirilmesi üzerine açtığı davada verilen yürütmenin durdurulması kararının
2577 sayılı Kanun’un 28. maddesi gerekçe gösterilerek uygulanmadığını,
böylelikle yargı kararının etkisiz hâle getirildiğini, yürütmenin durdurulması
kararı gereği gibi yerine getirilmediğinden başvuru yolunun etkili olmadığını,
dava konusu işlemden dolayı kendisinin ve ailesinin Mahkeme kararında da
belirtildiği üzere telafisi güç zararlar içinde olduğunu, idare tarafından
kendisine mobbing uygulandığını belirterek
Anayasa"nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlal
edildiğini ileri sürmüş; ihlalin tespiti ile ihlalin ve sonuçlarının ortadan
kaldırılması talebinde bulunmuştur.
18. Bakanlık görüşünde, yürütmenin durdurulması kararının, 2577
sayılı Kanun’un 28. maddesindeki kural dikkate alınarak uygulandığı ve
başvurucunun açtığı davanın esastan reddine karar verildiği hususlarının kabul
edilebilirlik aşamasında gözönünde bulundurulması
gerektiği ifade edilmiştir.
B. Değerlendirme
19. Başvurucunun şikâyetlerine benzer nitelikte kamu
görevlisinin çalıştığı birimin değiştirilmesi üzerine bu işlemin iptaline ve
yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi istemiyle açılan davada verilen
yürütmenin durdurulması kararının, 2577 sayılı Kanun"un 28. maddesi gerekçe
gösterilerek gereği gibi yerine getirilmediğine ilişkin şikâyet daha önce Anayasa
Mahkemesinin içtihadına konu olmuştur (Bülent
Türk; Arif Canlı [GK],
B. No: 2014/7152, 1/12/2016; Hakan Yıldız [GK], B. No: 2014/8804,
1/12/2016).
20. Anayasa Mahkemesinin anılan içtihadında da belirtildiği
üzere yürütmenin durdurulması kurumu anayasal bir değer ve öneme sahip olmakla
birlikte adil yargılanma hakkı, kural olarak uyuşmazlık bakımından nihai ve
kesin nitelik taşıyan yargı kararlarının sonucuna erişmeyi güvence altına
almakta olup yürütmenin durdurulması kararlarının böyle bir niteliği bulunmamaktadır.
Yürütmenin durdurulması kararlarının icra edilmemesinin de diğer ara
kararlarında olduğu gibi ancak, adil yargılanma hakkına hâkim olan ilkelerden
yargılamanın bütününün adil olmaktan çıkması ilkesi dikkate alınarak mahkemeye
erişim hakkı kapsamında incelenmesi gerekmektedir. Buna göre yargılama
bakımından nihai nitelik taşımayan yürütmenin durdurulması kararlarının icra
edilmemesine ilişkin şikâyetlerde adil yargılanma hakkı yönünden bakılacak
husus, yürütmenin durdurulması kurumunun niteliği gereği bu kararın
uygulanmamasının ileride başvurucu lehine verilecek muhtemel nihai kararın icra
edilmesini imkânsız hâle getirecek veya aşırı derecede zorlaştıracak nitelikte
olup olmadığıdır. Bu hususun ise her somut olayın koşulları dikkate alınarak değerlendirilmesi
gerekir.
21. Somut olayda başvuruya dayanak olan ve gereği gibi yerine
getirilmediği ileri sürülen yürütmenin durdurulması kararı, başvurucunun aynı
il içinde aynı özlük haklarıyla başka bir birime atanması işlemine ilişkindir.
Başvurucu, münhasıran tayine ilişkin olan bireysel başvurusunda, başka bir
hakkın ihlal edildiğini ileri sürmediği gibi Mahkeme tarafından da başvurunun
diğer temel haklarla bir bağlantısı tespit edilememiştir. Ayrıca yürütmenin
durdurulması kararının gereği gibi icra edilmemesinin, yargılama sonundaki
nihai kararın icra edilmesini imkânsız hâle getirecek veya aşırı derecede
zorlaştıracak bir nitelikte olmadığı da anlaşılmaktadır.
22. Açıklanan nedenlerle, başvurunun diğer kabul edilebilirlik
koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça
dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar
verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Başvurunun açıkça
dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA 23/2/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.